pirim aziz mahmud hüdayi’ye…
soy durur aba durur hane halkı bellidir
ol naci’nin güruh’u bir tek nefese bakar
adem’in cennetinden dönen yankı bellidir
elmaya meyledenin gözü kafese bakar
idris’in kumaşını kesip diken bellidir
süleyman’ın asası kurda çaresiz bakar
bülbül’ü güle soran aşık diken bellidir
acıdan kaçan kişi pire yaresiz bakar
tufandan nuh’u alan mürettebat bellidir
su altında kalanlar nuh’un oğluna bakar
dünyaya sabredene nur ü sebat bellidir
züleyha’nın cilvesi yusuf koynuna bakar
çarmıha çivilenen çile kimden bellidir
isa’nın yakinine sözün tutacak bakar
mehdi’nin güzelliği daha mimden bellidir
arif olan deccal’e her an yutacak bakar
tur dağı’nda musa’yı üryan kılan bellidir
akılı terk etmeyen kendine hızır bakar
asa düşer secdeye namaz kılan bellidir
abdest alan her daim aynadan hazır bakar
kurban durur bıçağa davran diyen bellidir
ismail babasına sonundan razı bakar
günahın ormanında avlan diyen bellidir
ibrahim’e renklerin bütün beyazı bakar
zehiri kavuşmaya soran kader bellidir
hasan’ın cemaline bulaşan cemal bakar
fatıma anamızı saran keder bellidir
sırra vakıf olanlar seyrana kemal bakar
sürgünün defterinde hasret kime bellidir
yakup’u kör bilenler dünyaya şaşı bakar
kerbela’dan yüreğe kalan dövme bellidir
haksız duran gövdeye hüseyn’in başı bakar
hak muhammed ali’ye yazılanlar bellidir
ali’nin kapısına duran pervane bakar
gönlün en derinine kazılanlar bellidir
muhammed’i görenler deli divane bakar
can durmaz ahi durmaz menzil alan bellidir
zülfikarı olmayan merde müşteki bakar
düldül durmaz yol durmaz yaya kalan bellidir
tenine ben diyenler derde pösteki bakar