Bunları da Okuyun

    Taşralı Uzak Akraba Şiiri – Cahit Koytak

    29 Aralık 2021

    Âgâz-ı Gazeliyyât 191 Şiiri – Agah

    29 Aralık 2021

    Bileydim Giymezdim Sade Karalar Şiiri – Ignac Kunos

    29 Aralık 2021

    Sen Pişmanlığı Bilmezsin Şiiri – Yavuz Bülent Bakiler

    29 Aralık 2021

    Hicrani’den Şiiri – Bayburtlu Hicrani

    29 Aralık 2021

    Vay Anasını Şiiri – Ahmet Selçuk İlkan

    28 Aralık 2021

    Gitme Derviş Gitme Sana Ne Dedim Şiiri – Kul Himmet

    29 Aralık 2021

    Benim Adım Dertli Dolap Şiiri – Yunus Emre

    29 Aralık 2021

    Gamzelerim Şiiri – Bedirhan Gökçe

    29 Aralık 2021

    Uğruma Bir Çığın Düştü Şiiri – Pir Sultan Abdal

    29 Aralık 2021
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Şiirhane
    • Anasayfa
    • Dönemler
      • Cumhuriyet Dönemi
      • Yedi Meşaleciler
      • Fecr-i Ati Topluluğu
      • Garipçiler (1. Yeni)
      • Halk Edebiyatı
      • İkinci Yeniciler
      • Milli Edebiyat
      • Öz (Saf) Şiir Dönemi
      • Tanzimat Edebiyatı (1. Dönem)
      • Tanzimat Edebiyatı (2. Dönem)
      • Tekke ve Tasavvuf Edebiyatı
      • Toplumcu Gerçekçi Şiir Dönemi
      • Servet-i Fünun Edebiyatı
    • Yabancı Şairler
    • Rastgele Şiir
    • İletişim
    Şiirhane
    Anasayfa»Selim Temo»Onbir Meridyende Sürgün Keder ve İbrişim Şiiri – Selim Temo

    Onbir Meridyende Sürgün Keder ve İbrişim Şiiri – Selim Temo

    Selim Temo- Selim Temo
    Telegram VKontakte Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaşın
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    şiirin İstanbul’una giderken
    on bir meridyende sürgün, keder ve ibrişim

    gecenin sır olduğu camlarda
    Mavi Tren uykusu
    yorgun yana sır değil aksimizin
    iyi bakarsan
    en önde kavaklar

    bir kadını anneme benzetirim
    sabaha karşı üstümü örter
    sabaha karşı Gevaş olaydı keşke

    zeytuniye kesmiş bir çift kederle
    siyah ibriğim kemerlerden
    doğuya doğru gidersen
    belki de Batman
    yarına yetişecekmiş telaşıyla sisli
    bir kontranın elinde yeni kırılmış bir dal
    ve baygın petrol kokusu her akşam
    bıttım kavuran çarşılar
    ve faili meçhuller, evladiyelik!

    ve zencefil derim en fazla Diyarbekir
    ve melamin şeker kaseleri
    çocuklar ilik oynar surlarında

    Kızıltepe tarlaları evin bağlarken
    Dicle yatağına dönüyor
    kumlanmaya dinmiş aks-i suda
    ayakları nemlenen şehirli kızın romantizmi
    yapay ve yüzü kadar beyazdır
    köylüler süt sağarken akşamına

    kirli yeşil bir geceye benzer Kurtalan
    bebekler sıtmaya açar gözlerini
    ötesine tren gitmez bu yüzden!

    en akşam-üstü Adil cevaz!
    Erciş’in bir avaz yankısında
    netsen sığmaz nazarına
    Van Gölü evde unutulmuş bir denizdir
    Van Gölü anasından ayrı, sahipsiz
    Hasan Bildirici öykülerinde dingin, saydamsı
    hava raporlarında mutedil dalgalı
    karnında feribot gezdirir

    katarlar yorulur Tatvan çıkışında
    içmeler ekşi ve soğuk kaynarken
    bilmem ki yol İran’a mıdır?

    Suruç’ta bir gündüz düşü
    alır kızların elini kirmenden
    bir serap doğrulur yağmur yağdı mı
    usulca uzansan Karacadağ
    sıvasız evlerin eyvanından
    höykürdükçe çoğalır bulutlar
    gölgelir kuzeyden güneye Mardin Eşiği
    yine de Nusaybin deme
    ne olur, sızıyor yaramdan

    yol kıyısına atılmış ceset gibi Ergani
    yenikliğin kavrukluğunda yeşerir Siverek
    ve fakat Silvan diyemem, ağlarım; çocukluğumun başkenti!

    “Bitlis’te beş minare”
    bilemezsin nasıl geçerim Başkale’den
    bilemezsin nasıl ağlarım
    ah canan mısın Şemdinli
    ne kaçak geçtim üstünden
    şimdi Bingöl’de güneşe bakarak
    Malazgirt ovasından koyun peynirini
    karıncalı sesimde aşk ilanlarımı
    ve o mahcup Garzan Çayı’na değen ayaklarımı
    Lice’nin taranmış bir kahvesinde
    esmer alınlı bir ihtiyara dersem
    az doğrulup Mutki tütününden sararız, biliyorum
    kötü kaynamış kemiklerimiz sızlarken

    ben on bir meridyeni sevmekten men
    dilimde kurşun bukağı, ölüm
    buhurlar içinde bir Digor sabahı

    bir eksiklik omzunda
    kaçakçı yetimleri gibi Dersim
    ve Seyit sakallarıyla Rızo
    şu giden hangimizin Besê’si?
    hangimiz sivil bir aşkın kıyısında değiliz?
    hangimizin bağımsız gök yüzü?
    gecikmiş kırlangıçlar gibi deliyim
    boşuna uslandırmayın beni!

    Berivan serini bir Cizre ikindisinde
    Mem û Zin hasretine banacak
    Reşkotan bulguru olaydı keşke!

    mutlak bir yarın ayırdım kendime
    dağlarımdan damıtarak
    ve yaralıyım Bagok kadar
    a a h, diyorum; şu karanlık!
    şu bahtım renginde utanç atmosferi:
    hiçbir gelecek paklamaz seni!

    ellerim bir kaşığın yörüngesinde
    geç doğmuş çocuk acemiliğinde
    ve tasasında dul kalmış taze gelinin

    zeytuniye kesmiş kederlerde
    on bir meridyen gibi hareler
    her meridyeninde ölüm
    her haresinde yangın
    (kasten süsü verilmiş)
    sürülen halkım geçiyor içinden
    iyi bakarsan en önde kavaklar
    ve tüten yangınların isi
    dağlanmış kemerler gibi
    bir çift siyah ibrişim

    gecikmiş yağmurlardan geliyorum
    epey ağladım sayılır
    epey buhurdan ve yataklık

    gönlüm köklerimi saldığım
    cismim yapraklarımı açtığım yerdedir
    ben
    dağları taşıyorum sırtımda
    ondan böyle pek!

    on bir meridyende sürgün, keder ve ibrişim
    on bir meridyende dinmeyen serhıldana
    bütün sesimi vermişim!

    1994-95

    Onbir Meridyende Sürgün Keder ve İbrişim Şiiri - Selim Temo Onbir Meridyende Sürgün Keder ve İbrişim Şiiri - Selim Temo şiiri Selim Temo şiirleri
    Paylaşın Telegram VKontakte Facebook Twitter Tumblr WhatsApp

    Yazarın Diğer Şiirleri

    Çıkan Kısmın Özeti Şiiri – Selim Temo

    Bir Keman Sesini Arıyor Şiiri – Selim Temo

    Peyv Şiiri – Selim Temo

    Jübile Şiiri – Selim Temo

    Bêdeng Şiiri – Selim Temo

    Mes’ut Bir Tesadüf E Altıncı Ve Son Mektup Şiiri – Selim Temo

    Bunları da Okuyun

    Donlara Destan Şiiri – Ümit Yaşar Oğuzcan

    28 Aralık 2021

    Ecco Homo Şiiri – Özdemir Asaf

    29 Aralık 2021

    Serçe Şiiri – Ahmet Ada

    29 Aralık 2021

    Altıncı Mektup Şiiri – Ümit Yaşar Oğuzcan

    28 Aralık 2021
    Bizi Takip Edin
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    Çok Okunanlar
    Hüseyin Nihal Atsız

    Yolların Sonu Şiiri – Hüseyin Nihal Atsız

    Hüseyin Nihal Atsız

    Bu gün yollanıyorken bir gurbete yeniden Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize. Bir kemiğin ardında…

    Anne Sevgisi Şiiri – Ziya Gökalp

    29 Aralık 2021

    Terki Terk Şiiri – Alper Gencer

    29 Aralık 2021

    Sorulunca Şiiri – Şükran Kurdakul

    29 Aralık 2021
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Şiirsiz kalmayın!

    İletişim: [email protected]

    Şiirler

    Kahkaha Şiiri – Asaf Halet Çelebi

    29 Aralık 2021

    Ayaguñ Topragın Özler Şiiri – Baki

    29 Aralık 2021

    Veda Şiiri – Neşet Ertaş

    29 Aralık 2021
    Etiketler
    Abdurrahim Karakoç şiirleri Pir Sultan Abdal şiirleri Agah şiirleri Ruhsati şiirleri Aziz Mahmud Hüdayi şiirleri Necip Fazıl Kısakürek şiirleri Ahmet Selçuk İlkan şiirleri Karacaoğlan şiirleri
    Facebook Twitter Instagram
    • Anasayfa
    • İletişim
    © 2025 Şiirhane.
    Tüm hakları edebiyatın birbirinden kıymetli şairlerine aittir.

    Aradığınız şair veya şiirden birkaç kelime yazın.