Siz mesela Emire’ler, Mehmet’ler
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
Siz aklı kısalar, derdi dehşetler
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
Sarmış kalbinizi bir çelik perde
Aşk duygunuz mahkûm kalmış içerde
Ağlanacak, hatta ölecek yerde
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
Huzurlu bir lokma yiyemiyenler
Gönlünce bir urba giyemiyenler
Haksızlığa “hayır” diyemiyenler
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
Yoksulluk bir yanda, zulüm bir yanda
Farzet ki hastasın bir yıkık handa
Gülmenin çılgınlık olduğu anda
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
Siz her saat sarhoş, her zaman toklar
Eğlenceden gayri kaygusu yoklar
Aç komşuyu düşünmeyen Buldog’lar
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
Ne desem, ne yazsam hepsi nafile
Düzelmez hâliniz itiraf ile
Gülmek yüz kızartan suç olsa bile
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
Ar-namus denince kaldır öte at
Millet davasına yanaşma yan yat
Ruh gebermiş, deri diri! .. Bu ne halt?
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
İmandan-ahlaktan soysalar sizi
Beton heykel gibi koysalar sizi
Şöyle böğrünüzü, ya midenizi
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
Siz iki paralık gülünç kişiler
Hop demeden dişleriniz ışılar.
Siz şuur yoksulu sebep başılar
Gıdıklasam gülersiniz değil mi?
(Vur Emri)