Bunları da Okuyun

    Ağır Yaralı Şiiri – Ahmet Selçuk İlkan

    28 Aralık 2021

    Rubâ‘î 1 Şiiri – Agah

    29 Aralık 2021

    Sevgilim Hayat Şiiri – İsmet Özel

    21 Mart 2022

    İstek Şiiri – Necdet Evliyagil

    29 Aralık 2021

    Sone 120 Şiiri – William Shakespeare

    29 Aralık 2021

    Gel Seninle Dost Olalım Şiiri – Aşık İsmail Daimi

    29 Aralık 2021

    Aşkın Vakti Ya Şimdidir Ya Hiçbir Zaman Şiiri – Fikret Demirağ

    29 Aralık 2021

    Af Şiiri – Nevzat Çelik

    29 Aralık 2021

    Kar ve Ben Şiiri – Cahit Sıtkı Tarancı

    29 Aralık 2021

    Kutlu Ay Şiiri – Sadettin Kaplan

    29 Aralık 2021
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Şiirhane
    • Anasayfa
    • Dönemler
      • Cumhuriyet Dönemi
      • Yedi Meşaleciler
      • Fecr-i Ati Topluluğu
      • Garipçiler (1. Yeni)
      • Halk Edebiyatı
      • İkinci Yeniciler
      • Milli Edebiyat
      • Öz (Saf) Şiir Dönemi
      • Tanzimat Edebiyatı (1. Dönem)
      • Tanzimat Edebiyatı (2. Dönem)
      • Tekke ve Tasavvuf Edebiyatı
      • Toplumcu Gerçekçi Şiir Dönemi
      • Servet-i Fünun Edebiyatı
    • Yabancı Şairler
    • Rastgele Şiir
    • İletişim
    Şiirhane
    Anasayfa»Fuzuli»Leylâ Vü Mecnûn 1301-1400 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 1301-1400 Şiiri – Fuzuli

    Fuzuli- Fuzuli
    Telegram VKontakte Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaşın
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Demdür uyana yuhudan ağyâr
    Şerh-i gam ü derdüm ola düşvâr

    Men ahter-i burc-i iştiyâkem
    Men şem‘-i serâçe-i firâkem

    Gündüz habsüm gece necâtum
    Gündüz mevtüm gece hayâtum

    Bu Leylînün sabâya peyâm-ı ahvâlidür ve Bu ümmîd ile def-i melâlidür

    Olmış dünüme günüm mutâbık
    Gün görmez imiş belâlu âşık

    Eylerdi sabâya derdin izhâr
    K’ey bâd-ı sabâ dur imdi zinhâr

    El gâfil iken bu mâcerâdan
    Sultâna senâ yetür gedâdan

    Gör mûnis ü gam-güsârı kimdür
    Bizden ki usandı yârı kimdür

    Gönli kimün iledür tesellî
    Yâdına gelür mi hîç Leylî

    Arz eyle ki ey güzel şehenşâh
    Hakdur sana bendeden bu ikrâh

    Evvel ki men-i figârı gördün
    Bir tâze vü ter bahârı gördün

    Hâlâ ki esîr-i dâm-ı derdem
    Mânend-i hazân zâif ü zerdem

    Meyl eylemesen men-i nizâra
    Döndiyse irâdetün ne çâre

    Men berg-i hazânem olmışam hâr
    Sen tâze bahâresen taleb-kâr

    Her niçe ki hâr ü hâk-sârem
    Hem şefkatüne ümîd-vârem

    Terk etme avâtıf-ı amîmi
    Yâd eyle meveddet-i kadîmi

    Şeb-tâ-seher ol büt-i semen-ber
    Bîdâr kalup misâl-i ahter

    Eylerdi bu sûziş ile şîven
    Ol dem ki olurdı rûz rûşen

    Nağme kimi perde-dâr olurdı
    Bir perde içinde zâr olurdı

    Dâim geçürürdi ol ciger-sûz
    Evkâtı bu resm ile şeb ü rûz

    Peyveste çekerdi ol gül-endâm
    Endîşe-i subh u mihnet-i şâm

    Bu Leylînün eyyâm-ı bahârda seyr-i gül-zâr etdüğidür ve Gül-zârda murâdına yetdüğidür

    Bir gün ki bahâr-ı âlem-ârây
    Zevk ehline oldı râhat-efzây

    Âyîne-i devrden gedüp jeng
    Devr etdi zemîni âsmân-reng

    Feyz-i şeb-i kimyâ-eserden
    Te’sîr-i şemâme-i seherden

    Açıldı ham-ı benefşeden tâb
    Şeb-nem güle saçdı lû’lû-i nâb

    Gül-zâra havâ abîr tökdi
    Sahrâya gubâr-ı müşg çökdi

    Yağdurdı sehâb jâle daşın
    Ol daş ile yardı gonca başın

    Zahmine urup şükûfe merhem
    Panbuh yeniler ana demâdem

    Sebze güle verdi mâli bâcın
    Yer sebzeye mülkinün harâcın

    Hoş reng ile yığdılar tecemmül
    Fîrûze vü la‘li sebze vü gül

    Derk eyledi gonca remz ü îmâ
    Gül adına açdı yüz muammâ

    Mazmûn-ı rubâî-i anâsır
    Feyz olduğı oldı halka zâhir

    Sûsen varakı uçup semâya
    Her sebzeye kim salurdı sâye

    Ol sebzeye uğrayup ahan cû
    Pûlâde eğer verürdi bir su

    Pûlâd deminde cân bulurdı
    Şemşîr-sıfat zebân bulurdı

    Ârâyiş-i sebzeden zemâne
    Benzetdi zemîni âsmâna

    Hurşîd-i çerâğ-ı çeşm-i âlem
    Gökden yer düşdiğinde her dem

    Tahkîk edüben çıhup gümândan
    Bilmezdî zemîni âsmandan

    Gül-zârlar oldı işret-âbâd
    Her yerde olındı bezm bünyâd

    Her gûşede her kim aldı bir kâm
    Her buk‘ada her kim içdi bir câm

    Leylînün anası gördi mutlak
    Yoh Leylî-i nâ-tüvânda revnak

    Meyl-i gül ü seyr-i sebze kılmaz
    Min gonca açıldı ol açılmaz

    Sarf etdi şükûfe tek diremler
    Cem‘ eyledi nâzenîn sanemler

    Sahrâya çıhardı ol nigârı
    Kıldı güle arz nevbahârı

    Tâ gussa vü gamdan ola âzâd
    Bir dem güle oynaya ola şâd

    Ol bir niçe bikr-i pâk-dâmân
    Hem-râh olup oldılar hırâmân

    Yüzden götürüp edeb nikâbın
    Ref‘ eylediler hayâ hicâbın

    Her kim ne bilürse lu‘b ü ya lehv
    İzhâra getürdi etmeyüp sehv

    Gâh eyleyüben sürûdlar sâz
    Bülbüllere oldılar hem-âvâz

    Geh gösterüp oynamakda hâlet
    Şimşâda yetürdiler hacâlet

    Lîkin heves eylemezdi Leylî
    olmazdı bu lu’b ü lehve meyli

    Arturmış idi bahâr derdin
    Gül zevki ruh-i nigâr derdin

    İsterdi ferâgat ile bir dem
    Tenhâ duta bir bucakda mâtem

    Ayrılmayup ol perî-likâlar
    Artardı belâsına belâlar

    Çün eyledi kesret anı dil-teng
    Nîreng ile verdi anlara reng

    K’ey servler eylemen ikâmet
    Tâ evde çekilmeye nedâmet

    Durman kılalum taraf taraf geşt
    Seyr eyleyelüm havâlî-i deşt

    Sancup bele nâzenîn etekler
    Cem‘ eyleyeyüm güzel çiçekler

    Çoh dermeğe her kim olsa kâdir
    Oldur bu sanemler içre mâhir

    Bir yanaya getdi her perî-veş
    Dağıldı şerer dutuşdı âteş

    Tenhâ kalup etdi nâle-i zâr
    Kıldı gözin ebr-veş güher-bâr

    Bu Leylînün ebr ile izhâr-ı niyâzıdır ve Aşk bâbında keşf-i râzıdur

    Ebr ile tekellüm etdi âğâz
    K’ey âhum ile hemîşe hem-râz

    Ger başun ile göğe yetersen
    Sanma men-i zârdan betersen

    Arz eyleme ra‘d ü berk u bârân
    Bahs etme menümle rûz-ı hicrân

    Feryâd kılup dem-i seher-gâh
    Eflâke çekende şu‘le-i âh

    Seylâb-ı sirişk edende cârî
    Gel gör men-i zâr ü bî-karârı

    Ey ebr her eksilende suyun
    Deryâlara tökme âb-ı rûyun

    Al suyı bu çeşm-i hûn-feşândan
    Deryâlara hem bağışla andan

    Ey ebr demî mana vefâ kıl
    Düşdi sana hâcetüm revâ kıl

    Var ol yüzi gül nigâra menden
    Zâr ağla vü söyle yâra menden

    K’ey turfe nigâr-ı nâzenînüm
    V’ey ârzu-yı dil-i hazînüm

    Gel gör ki gamunda niçe zârem
    Sensüz niçe zâr ü bî-karârem

    Gel gör ki nedür gamunda hâlüm
    Reng-i ruh-i zerd ü eşk-i âlüm

    Cân bâr-ı beden götürmez oldı
    Göz reng-i vücûd görmez oldı

    Cânum cânı gözüm çerâğı
    Rahm eyle ki geldi rahm çağı

    Men bilmez idüm belâ imiş aşk
    Bir derdlü mâcerâ imiş aşk

    Derdün ki belâ yolında merdem
    Aşk içre sana şerîk-i derdem

    Saldun men-i hasteni bu hâle
    Derde meni eyledün havâle

    Her derd ki var Leylî aldı
    Ma‘lûmdürür sana ne kaldı

    Ey merd-i rehem deyüp uran lâf
    İnsâf mıdur bu hanı insâf

    Dut kim has ü hâr-ı reh-güzârem
    Toprağ kimi yolunda hârem

    Hurşîd-i cemâlün ey meh-i nev
    Toprağa nola bırahsa pertev

    Bârân-ı visâlün ey dür-i nâb
    Kılsa has ü hârı nola sîr-âb

    Olma mey-i gaflet ile medhûş
    Hem-sohbetün eyleme ferâmûş

    Ey yâr-ı muvâfık ü vefâ-dâr
    Ey men kimi vü mana sezâ-vâr

    Gel yanuma kesme âşinâlığ
    Yahşi mi olur bu bî-vefâlığ

    Derler seni âşık ey nîkû-rûy
    Âşıklara beyle mi olur hûy

    Her kim gerek öz işinde kâmil
    Âşık ne revâ ki ola âkil

    Âşık gerek olmayup karârı
    Tavf ede müdâm kûy-ı yârı

    Düşmez bu yana senün güzârun
    Ver ola meğer bir özge yârun

    Yârun men isem mana nazar kıl
    Gâhî bu yanaya bir güzer kıl

    Ger sende olan ferâgat-i dil
    Bir dem mana olsa idi hâsıl

    Gîsû-yı müselsel-i girih-gîr
    Boynumda ger olmasaydı zencîr

    V’er bağlamasaydı bend-i halhâl
    Kayd ile ayağumı meh ü sâl

    Ayb ile çekilmeseydi adum
    Bi’llâh bu idi hemîn murâdum

    Kim sâye-misâl senden ey nûr
    Oldukça vücûdum olmayam dûr

    Ammâ n’edeyüm esîr-i kaydem
    Bir boynı ayağı bağlu saydem

    Bildürmeğe mihnet ü melâlüm
    Bu şi‘r yeter beyân-ı hâlüm

    Bu gazel Leylî dilindendür

    Aşk dâmına giriftâr olalı zâr olubem
    Ne belâdur ki ana beyle giriftâr olubem

    Dil demekden kesilüp hareketden veh kim
    Künc-i gam-hâneye bir sûret-i dîvâr olubem

    Kudretüm yoh ki kılam kimseye şerh-i gam-ı dil
    Eyle kim ârıza-i hecr ile bîmâr olubem

    Fuzuli şiirleri Leylâ Vü Mecnûn 1301-1400 Şiiri - Fuzuli Leylâ Vü Mecnûn 1301-1400 Şiiri - Fuzuli şiiri
    Paylaşın Telegram VKontakte Facebook Twitter Tumblr WhatsApp

    Yazarın Diğer Şiirleri

    Leylâ Vü Mecnûn 701-800 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 601-700 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 501-600 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 401-500 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 301-400 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 2901-3000 Şiiri – Fuzuli

    Bunları da Okuyun

    Dönüş Şiiri – Abdurrahim Karakoç

    28 Aralık 2021

    Boş Bıraktın Şiiri – Ahmet Selçuk İlkan

    28 Aralık 2021

    Ve Kaybetmek Seni Şiiri – Ahmet Selçuk İlkan

    28 Aralık 2021

    Ankara’da Şiiri – Ahmet Telli

    28 Aralık 2021
    Bizi Takip Edin
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    Çok Okunanlar
    Aşık Veysel Şatıroğlu

    Seherde Yuvada Uyanır Kuşlar Şiiri – Aşık Veysel Şatıroğlu

    Aşık Veysel Şatıroğlu

    Seherde yuvada uyanır kuşlar Dallar sada verir dağlar ses verir Her biri bir türlü feryada…

    Sen mi Geldin? Şiiri – Pir Sultan Abdal

    29 Aralık 2021

    O! … Şiiri – Ahmet Ada

    29 Aralık 2021

    Dalgacı Mahmut Şiiri – Orhan Veli Kanık

    29 Aralık 2021
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Şiirsiz kalmayın!

    İletişim: [email protected]

    Şiirler

    Olaldan Bezm-i Cânda Sâkî-i Hicrân Kadeh Gerdân Şiiri – Aşık Çelebi

    29 Aralık 2021

    Asla Uğraşma Aşkını Anlatmaya Şiiri – William Blake

    29 Aralık 2021

    İkinci Kişi Şiiri – Cahit Külebi

    29 Aralık 2021
    Etiketler
    Abdurrahim Karakoç şiirleri Ahmet Selçuk İlkan şiirleri Karacaoğlan şiirleri Ruhsati şiirleri Necip Fazıl Kısakürek şiirleri Agah şiirleri Pir Sultan Abdal şiirleri Aziz Mahmud Hüdayi şiirleri
    Facebook Twitter Instagram
    • Anasayfa
    • İletişim
    © 2025 Şiirhane.
    Tüm hakları edebiyatın birbirinden kıymetli şairlerine aittir.

    Aradığınız şair veya şiirden birkaç kelime yazın.