Bunları da Okuyun

    Âgâz-ı Gazeliyyât 171 Şiiri – Agah

    29 Aralık 2021

    Bahçada Gül Ağacı Şiiri – Neşet Ertaş

    29 Aralık 2021

    Giden Can Şiiri – Federico Garcia Lorca

    29 Aralık 2021

    Gece Çok Yandı Bana Şiiri – Urfalı Şair Nâbi

    29 Aralık 2021

    Kayıp Şiiri – Süreyya Berfe

    29 Aralık 2021

    Gariplik Şiiri – Cahit Sıtkı Tarancı

    29 Aralık 2021

    Cenab-ı Han Selim-i Ma’delet kar Şiiri – Şeyh Galib

    29 Aralık 2021

    İlim İlim Bilmektir Şiiri – Yunus Emre

    29 Aralık 2021

    Ateş Böcekleri 2 Şiiri – Rabindranath Tagore

    29 Aralık 2021

    Yürü Bre Osmanlının Ovası Şiiri – Mahzuni Şerif

    29 Aralık 2021
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Şiirhane
    • Anasayfa
    • Dönemler
      • Cumhuriyet Dönemi
      • Yedi Meşaleciler
      • Fecr-i Ati Topluluğu
      • Garipçiler (1. Yeni)
      • Halk Edebiyatı
      • İkinci Yeniciler
      • Milli Edebiyat
      • Öz (Saf) Şiir Dönemi
      • Tanzimat Edebiyatı (1. Dönem)
      • Tanzimat Edebiyatı (2. Dönem)
      • Tekke ve Tasavvuf Edebiyatı
      • Toplumcu Gerçekçi Şiir Dönemi
      • Servet-i Fünun Edebiyatı
    • Yabancı Şairler
    • Rastgele Şiir
    • İletişim
    Şiirhane
    Anasayfa»Mehmet Akif Ersoy»İstiğrâk Şiiri – Mehmet Akif Ersoy

    İstiğrâk Şiiri – Mehmet Akif Ersoy

    Mehmet Akif Ersoy- Mehmet Akif Ersoy
    Telegram VKontakte Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaşın
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Tasavvur et ki muzlim bir şeb-i ecrâm-nâpeydâ:
    Yatar heybetli âgûşunda dûrâdûr bir feyfâ;
    Düşen gümrâh için yol bulma yok emvâc-ı zulmetten;
    Gidilmez… Her adım attıkça bir girdâb olur rehzen;
    O rîkistâna batmış, çalkanan seyyâh-ı âvâre
    Nasıl müştâk ise bir nûra, bir necm-i rehâkâre,
    Sana ey lem’a-i ümmîd ben de öyle müştâkım;
    Görün bir kerre zîrâ pek karanlık oldu âfâkım!

    Geçir pîş-i hayâlinden ki cûşâcûş bir umman:
    Nişandır yükselen her mevc-i tûfan-hîzi bir dağdan;
    Ölüm var, kurtuluş yok, sâhil-i imdâd uzaklarda;
    Demâdem rûh titrer korkudan donmuş dudaklarda.
    O coşkun unsurun savletleriyle uğraşan kimse,
    Nasıl eyler tehâlük bir kenâr-ı tesliyet görse;
    Muhât-ı lücce-i ye’s olduğum bir böyle hâlimde,
    Senin tayfın da aynıyle o sâhildir hayâlimde.

    Düşün âvâre bir mâder ki: Evlâdından olsun dûr;
    Tahayyül eyle yâhud bir yetîm-i hânüman-mehcûr;
    O bedbahtın nasıl evlâdı hiç gitmezse yâdından;
    Nasıl çıkmazsa mâder öksüzün bir dem fuâdından;
    Benim yâdım da ey ârâm-ı can, yâd-ı güzînindir.
    Ne yapsam çünkü manzûrum senin feyz-i mübînindir:

    Çemen emvâc-ı nûrundur, fidanlar yâl ü bâlindir;
    Sulardan akseden sûret cemâl-i lâyezâlindir.
    Hırâm-ı nâzenînindir o raksan mevceler cûda;
    Mutarrâ nükhetindir gizlenen ezhâr-ı hoş-bûda.
    Leyâlin sînesinde hâbe dalmış nâzenîn eshâr,
    Eder gîsûna yaslanmış cebîn-i pâkini ihtâr.

    Nigâhından saçılmış lem’alardır pîş-i hayrette
    Yüzen ecrâm-ı nûrânûr bahr-i sermediyyette.
    Zemin lebrîz-i âsârın; semâ pâmâl-i envârın:
    Avâlim hep merâyâ-yı nazar-pîrâ-yı dîdârın.

    * * *
    Çekilmek istemiş de subh-dem bir cây-ı tenhâya,
    Oturmuş sâhil-i deryâya, dalmıştım temâşâya.
    Henüz âfâk açılmıştı: Semâ mahmûr idi hattâ
    Nümâyân olmamıştı hâb-gâhından güneş hâlâ.
    Derin bir samte müstağrak, leb-i deryâda hiç ses yok…
    Sabâ durgun, sular durgun, bütün eşyâda durgunluk!
    O ferş-i nîlgûn üstünde, tıfl-ı nâzenin-vâri,
    Uyurken dâye-i bîdâr-ı subhun, tıfl-ı envârı;
    Güneş, pîşinde dağlar perde-dâr olmuş, harîminden
    Görünmüş, sonra şehrâhında yükselmişti tedrîcen.
    Teâlî eyleyince bir zaman bâlâ-yı kudrette,
    Ziyâlar mevc mevc oldu o pehnâ-yı rükûdette.
    Bu cûşişler o dalgın havz-ı sîmîni uyandırdı;
    Sabâ enfâs-ı sevdâ-perveriyle dalgalandırdı.
    Açıklardan gelen emvâc-ı perderpeyle, sâhilden
    Demâdem oldu vecd-efzâ hazin bir nağme, bir şîven.
    Kulak verdim o âhenge: Meğer âheng-i şi’rinmiş!
    O cûşiş-zâr olan kulzüm, senin ummân-ı fikrinmiş,
    Güneş: Rûhun imiş; bir huzme şeklinde inen nûru:
    O menba’dan hurûşan sânihanmış doğrudan doğru.
    Tecellî etti artık, anladım: Sensin bütün dünyâ.
    Bu senlikte fakat ey yâr-ı gâib, ben neyim âyâ?

    İstiğrâk Şiiri - Mehmet Akif Ersoy İstiğrâk Şiiri - Mehmet Akif Ersoy şiiri Mehmet Akif Ersoy şiirleri
    Paylaşın Telegram VKontakte Facebook Twitter Tumblr WhatsApp

    Yazarın Diğer Şiirleri

    Geçinme Belası Şiiri – Mehmet Akif Ersoy

    Küfe Şiiri – Mehmet Akif Ersoy

    Hasır Şiiri – Mehmet Akif Ersoy

    Tevhid Yâhud Feryâd Şiiri – Mehmet Akif Ersoy

    Merhum İbrahim Bey Şiiri – Mehmet Akif Ersoy

    Selmâ Şiiri – Mehmet Akif Ersoy

    Bunları da Okuyun

    Benden Size Şiiri – Muzaffer Tayyip Uslu

    29 Aralık 2021

    Seni Düşüne Düşüne Şiiri – Ahmet Selçuk İlkan

    28 Aralık 2021

    Sunu Şiiri – Ahmet Telli

    28 Aralık 2021

    İltihap Şiiri – Alper Gencer

    29 Aralık 2021
    Bizi Takip Edin
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    Çok Okunanlar
    Alper Gencer

    Salıncaktan Düş Şiiri – Alper Gencer

    Alper Gencer

    hepimiz kabullenmenin sırasına giren itirazlarız başta yaşamak üzere sonu olan şeylere düşmanlığımız var unutman yaralıyor…

    Durmaz Yezit Oklar Bizi Şiiri – Pir Sultan Abdal

    29 Aralık 2021

    Ben De Şu Dünyada Üç Güzel Gördüm Şiiri – Pir Sultan Abdal

    29 Aralık 2021

    Yaşamak Nedir Şiiri – Afşar Timuçin

    29 Aralık 2021
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Şiirsiz kalmayın!

    İletişim: [email protected]

    Şiirler

    Âgâz-ı Gazeliyyât 364 Şiiri – Agah

    29 Aralık 2021

    Yalçın Tura İçin On Kederli Şarkı Şiiri – Ahmet Oktay

    21 Mart 2022

    Baki’nin Son Şiiri Şiiri – Baki

    29 Aralık 2021
    Etiketler
    Agah şiirleri Pir Sultan Abdal şiirleri Ruhsati şiirleri Karacaoğlan şiirleri Aziz Mahmud Hüdayi şiirleri Abdurrahim Karakoç şiirleri Ahmet Selçuk İlkan şiirleri Necip Fazıl Kısakürek şiirleri
    Facebook Twitter Instagram
    • Anasayfa
    • İletişim
    © 2025 Şiirhane.
    Tüm hakları edebiyatın birbirinden kıymetli şairlerine aittir.

    Aradığınız şair veya şiirden birkaç kelime yazın.