Bunları da Okuyun

    Menapoz Şiiri – Can Yücel

    28 Aralık 2021

    Acemi Dudaklı Yar Şiiri – Nizar Kabbani

    29 Aralık 2021

    Serçe Ve Kedi Şiiri – Sunay Akın

    20 Mart 2022

    Güneş Delisi Şiiri – Necati Cumalı

    29 Aralık 2021

    Aşk’a ve Umuda Bir Mezartaşı Şiiri – Fikret Demirağ

    29 Aralık 2021

    Sen Seni Bil Sen Seni Şiiri – Hacı Bayram Veli

    29 Aralık 2021

    Dost Şiiri – Behçet Necatigil

    29 Aralık 2021

    Aklım Başıma Gelmedi Şiiri – Yunus Emre

    29 Aralık 2021

    Müfredât 58 Şiiri – Aziz Mahmud Hüdayi

    29 Aralık 2021

    Cumhuriyet Destanı Şiiri – Aşık Veysel Şatıroğlu

    29 Aralık 2021
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Şiirhane
    • Anasayfa
    • Dönemler
      • Cumhuriyet Dönemi
      • Yedi Meşaleciler
      • Fecr-i Ati Topluluğu
      • Garipçiler (1. Yeni)
      • Halk Edebiyatı
      • İkinci Yeniciler
      • Milli Edebiyat
      • Öz (Saf) Şiir Dönemi
      • Tanzimat Edebiyatı (1. Dönem)
      • Tanzimat Edebiyatı (2. Dönem)
      • Tekke ve Tasavvuf Edebiyatı
      • Toplumcu Gerçekçi Şiir Dönemi
      • Servet-i Fünun Edebiyatı
    • Yabancı Şairler
    • Rastgele Şiir
    • İletişim
    Şiirhane
    Anasayfa»Aziz Nesin»Tülsü’yü Sevmek Şiiri – Aziz Nesin

    Tülsü’yü Sevmek Şiiri – Aziz Nesin

    Aziz Nesin- Aziz Nesin
    Telegram VKontakte Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaşın
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    “Seni Seviyorum TÜLSÜ”

    …..yazılı telgrafımı alınca bu da ne demek oluyor, Tülsü de kim oluyor diye şaşırmış olmalısın. Aklı başında bir insanın yazacağı bir şey değildi doğrusu; ama o telgrafı çekerken tam olarak aklımın başında olduğunu söyleyemem, o gün bir uyur gezer gibiydim; istencim dışında o telgrafı çektim sana…

    Yabancısı olduğum dünyanın bu sayılı kalabalık kentinde bir haftadan beri ilk o gece bir başıma kalmıştım. Yabancı bir kentte insanın yalnızlığı daha da katmerleniyor. Yalnızlıktan içinde bulunduğum hava sanki yoğunlaşıp ağdalandı ve ben bu ağda içinde zorlukla kımıldıyorum. Bu ruh hali içinde bilincimi içkide yitirip, kendimi unutmaktan başka umarım yoktu. Kaldığım otel dolaylarındaki pahalı restorantlara gazinolara gitmek istemedim. Çünkü kolalı insanlar kolalı masa örtüleri, kolalı konuşmalar değil; buruşuk insanlar, buruşuk masa örtüleri, buruşuk konuşmalar arasında salt kendimle baş başa kalmak istiyordum.

    Yan sokaklara daldım çıktım, öyle ki bir zaman sonra o büyük kentin içinde kendimi kaybettim. Yabancısı olduğum büyük kentlerde kendimi kalabalığın akışına bırakıp yitirmeyi seviyorum. Nasil olsa bir taksiye binip otele dönebilirim… Gönlümce bir kaç içkili yer buldum. Kiminin kapısından girip, kiminin dumanlı pencere camından baktım. Tek başıma kalabileceğim, bos masası olan bir yer buldum. Bir tek masa kalmıştı boş, vestiyer yolu üzerinde olduğundan boş kalmış olacaktı! Hoşuma gitti. Konuşmaların uğultusunda bile alkol kokusu vardı.

    Yabancılığımı yüzüme çarpan hiç bir şey yoktu. Hizmet eden üç kadın vardı, bunlardan Akdeniz esmerliğindeki kadın masama gelip istediğimi sordu, karışık peynirle salata, beyaz şarap istedim. İstediklerimi getiren kadın küçük cam vazo içinde bir tek kırmızı karanfil getirme inceliğini de gösterdi. Teşekkür ettim… O tek karanfil, göz için olan o irilerden değil ama yanık kokusu olan küçük karanfillerdendi. Bütün kokusunu içime çekip, bitirmek ister gibi kokladım. İçiyor, yavaş yavaş kendime geliyordum…

    Yüzüm kapıya dönüktü, kapının açıldığını görmemiştim ama kapının girişinde duran o adamı görmüştüm. Benim yaşımda birisi idi; öylece dikilmiş oturacağı boş masa arıyordu bakışlarıyla. Gözüne beni kestirmiş olacak ki yanıma geldi müsaade ederseniz bende oturabilirmiyim? … dedi. İsteksizce elbette buyrun dedim. Yalnızlığımı bölüşmek istemiyordum; hele böyle biri ile. Canım sıkılmıştı, teşekkür edip oturdu karşıma. O Akdeniz esmeri kadından tıpkı benim gibi karışık peynirli salata ve beyaz şarap istedi. Benim yaptığım gibi tek karanfili derin derin kokladıktan sonra –Ben bu küçük kokulu karanfilleri o gösterişlilerinden daha çok severim. Her kendini beğenmiş gibi gösterişli biçimleri vardır ama kokuları yoktur oysa bunlar her alçak gönüllü gibi kendi çığırtkanlığını yapmaz nasıl da kokar yanık yanık… (! ! !) Doldurduğu şarap bardağını kaldırıp “şerefe ” dedi. Bardağımı onunki ile tokuşturup bende “şerefe” dedim. Artık söyleşi açılmış oldu… Bu kentin yabancısı olduğunu bir haftadan beri burada kaldığını söyledi. Bende öyle dedim.

    Bu kez incelik olsun diye ben sözü açma gereği duyarak ne iş yaptığını sordum. –Tülsüyü seviyorum dedi. sorumu yanlış anlamış olmalıydı. İşinizi sordum dedim. –Ben de söyledim. Benim işim Tülsü’yü sevmek. şaşırdığımı anlayınca açıklamak gereği duydu. –Dünyada sevmekten önemli iş olur mu? Bugüne dek hep Tülsü’yü sevdim ölene dekde seveceğim. En büyük mutluluk insanın sevdiği işi yapmasıdır. Oysa insanların çoğunluğu neredeyse sevmediği işi yapıyorlar. Ne iş yaptığını sorarken ne işle geçindiğini öğrenmek istemiştim. İşini sevme ne demektir diye sorup kendisi yanıtladı: –Her günün 24 saati hatta uykuda bile sevdiğin şeyi düşünmek. Şaraplarımızı tüketmiştik, bir şişe daha getirttik. O yaşta adamın sevgilisi kimbilir nasıl bir şeydir diye düşündüm yaşınızı sorabilirmiyim? … dedim. –Benim yaşımda birinin sevmeyi yaşamının tek işi saymasını sizde yadırgıyorsunuz. Yetmiş yaşındayım. Aynı yaştayız demek ki dedim. –Elbette Tülsü’yü merak ediyorsunuz değil mi? Herkes merak ediyor çünkü 70 yaşındaki adamın sevgilisi kimbilir nasıl bir şeydir? … Yaşamınızı adadığınız bu kadını merak ediyorum doğrusu. Bardaklarımızı yine tokuşturup şerefe dedik

    –Tülsüyü görüşüm gerçekle düş arası bir olay. Çün
    ……….
    ……….

    Aziz Nesin şiirleri Tülsü’yü Sevmek Şiiri - Aziz Nesin Tülsü’yü Sevmek Şiiri - Aziz Nesin şiiri
    Paylaşın Telegram VKontakte Facebook Twitter Tumblr WhatsApp

    Yazarın Diğer Şiirleri

    Bazen İnsan Öyle Bir Özlenir Ki Şiiri – Aziz Nesin

    Yalnız Şiiri – Aziz Nesin

    Yalnız Kaldığım Günlerden Biri Şiiri – Aziz Nesin

    Sevgi Durağı Şiiri – Aziz Nesin

    Bir Kadını Ağlatmak Şiiri – Aziz Nesin

    Sizin Memlekette Eşek Yok Mu? Şiiri – Aziz Nesin

    Bunları da Okuyun

    Yuvarlağın Köşeleri-Sevgi İle Sevgiye Karşı-Etika-Birinci Bölüm-125 Şiiri – Özdemir Asaf

    29 Aralık 2021

    Pasaport Kahvesi Şiiri – Ahmet Telli

    28 Aralık 2021

    Hasan’a Mektup – 16 Şiiri – Abdurrahim Karakoç

    28 Aralık 2021

    Sonsuz Bir Şimdiki Zaman Şiiri – Ali Püsküllüoğlu

    29 Aralık 2021
    Bizi Takip Edin
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    Çok Okunanlar
    Seyrani

    Beni Çıkarma Gönlünden Şiiri – Seyrani

    Seyrani

    Beni çıkarma gönlünden Kulun kurbanın olayım Karanlıkta cân ü dilden Şem’i sûzanın olayımEser ise seher…

    Siklamen İlahi Şiiri – Gülten Akın

    29 Aralık 2021

    Bunaydın Şiiri – Can Yücel

    28 Aralık 2021

    Islık Çalmak Şiiri – Melih Cevdet Anday

    29 Aralık 2021
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Şiirsiz kalmayın!

    İletişim: [email protected]

    Şiirler

    Güz Bahçesi Şiiri – Turgay Fişekçi

    29 Aralık 2021

    Tempora Mutantur Şiiri – Behçet Necatigil

    29 Aralık 2021

    Onun Katarından Ayırma Bizi Şiiri – Pir Sultan Abdal

    29 Aralık 2021
    Etiketler
    Karacaoğlan şiirleri Abdurrahim Karakoç şiirleri Agah şiirleri Ahmet Selçuk İlkan şiirleri Pir Sultan Abdal şiirleri Ruhsati şiirleri Necip Fazıl Kısakürek şiirleri Aziz Mahmud Hüdayi şiirleri
    Facebook Twitter Instagram
    • Anasayfa
    • İletişim
    © 2025 Şiirhane.
    Tüm hakları edebiyatın birbirinden kıymetli şairlerine aittir.

    Aradığınız şair veya şiirden birkaç kelime yazın.