Sevgilim, “özüm sözüm bir” diye and içince
Ben inanırım, oysa söylediğin hep yalan;
Varsın bellesin beni dünyada hiçbir ince
Hile öğrenememiş olan acemi oğlan.
Kendimi aldatırım genç sandı diye beni,
Ama parlak günlerim geçti, çok iyi bilir;
Ben yalnız önemserim yalan atan dilini,
Bu yüzden kesin gerçek iki yandan ezilir.
Sadık olmadığını söylemiyor, ne diye?
Ben de açıklayamam yaşlandığımı, neden?
Ah, güvenir gözükmek ne yaraşır sevgiye;
Yaşlanan aşk hoşlanmaz yıllarla yüzlenmekten.
Yalan söyler dururuz, ben ona, o da bana:
Tatlı dille sararız aybımızı yalana.