gövdemden daha dar evimin odaları
boşluğa asılmış martılar duruşu bu
tut yavaşça duvarın tentesinden
bir sen biliyorsun nerede olduğumu
şaşırt beni
gözüpek bir çenginin uzun kaşıklarını
getirerek dolayıp atlas bir kurdelaya
mavi perdeleri düş kapılar boya
uslu yalnızlığımın
küf yeşil alnacına
bir sen biliyorsun nerede olduğumu
uçur beni kanatların sırdaş beyazlığına