İki ceyran götürdüler bahçeye
Girdim o bahçenin gülleri bir hoş
Yağar yağmur serin serin bad eser
Irganan selvinin dalları bir hoş
Yar oturmuş kurulur naz postuna
Hiç bakmıyor yarenine dostuna
Yaz gelince çayır çimen üstüne
Yar bade doldurur elleri bir hoş
Çıkmış (y) ücesine avını avlar
İnmiş enginine ceylan kovalar
Değmen şu ceyrana beyler ağalar
Şirin şirin söyler dilleri bir hoş
Karac’oğlan der ki aşıkım saza
Dayanılmaz Suna’m sendeki naza
Elinde kadehi dudakta meze
Gerdana dökülen telleri bir hoş