bir bozuk ikindidir kuzgunum
antikacı yüzleriyle surlarımda
göğsüme cumhuriyetler bulur bazen
dedemin bile hiç görmediği
yıkık bir gölgeyle kararsız
daha çok intiharlanır
ya da çoğalır soluğumla
büyüterek gözlerini ve avını
istemler o uzun dönüşünü
belki de denizi sevmekten
tanımlar yıkıntılarını
saygılanır o benim korkularıma
ıslak bir tayın uzun başıyla
imgeler hep unutulan yasalarını
van gogh’un eylüllerinde
ilkkez bir cumartesi yüzü
benim güney kentlerimi ansıtan
ellerimle