Yârun etvâr-ı perîşânını bilmez degülüz
Hande-i çâk-ı girîbânını bilmez degülüz
Deheninden haber alduk biz o nahl-ı nâzun
Lezzet-i sîb-i zenahdânını bilmez degülüz
Güni togmış gibi kevkeblice dildâdelerün
O mehün dün gice yârânını bilmez degülüz
Behremend itdügüni gül gibi kanın kurudur
Felegün görmişüz ihsânını bilmez degülüz
Anlaruz demm-i sürûr ile gam-ı dildârı
Sohbetün yolını erkânını bilmez degülüz
Tîre bahtânı bile Hüsrev-i hâver geçinür
Şu‘arâ zümresi ‘unvânını bilmez degülüz
Çeşm-i bîmârı hakîmâne dimiş Âgâhun
Bilürüz derdini dermânını bilmez degülüz
Bunları da Okuyun
Âgâz-ı Gazeliyyât 140 Şiiri – Agah
- Agah