Eğer bir gün ölürsem gençliğime doymadan
Kumral başımı senin dizlerine koymadan
Eğer bir gün sönerse gözlerimin ateşi
Parlamazsa başımın üstünde aşk güneşi
Ölürsem bir gün eğer,
Kalbimi kemirip de yiyinceye kadar yer
Aşkımın başı için silme beni yadından
An beni seherlerde bir kuşun feryadından!
An ki, ben ilk aşkımın demlerini yaşadım,
Ölürsem bu son aşkım olacak diye şadım.
Bir gün gelir yolunun üstündeki serviler,
Sana, bu ilk aşkımın mısralarını söyler.
Dudaklarım toprağın altında çürüse de,
Ruhum sarhoş gibidir ezeli bir busede.
Görünmez ellerimden ürpersin diye tenin,
Bırak mehtabı olsun omzunda bir tül senin.
Aç pencereni ılık bahar akşamlarında,
Benim öksüz ruhumdur çırpınan camlarında!
Beni an, senden başka yok beni anacak,
Yanmazsan sen de eğer, gençliğim hep yanacak.
İnan senden başka yok gönlümde kimseye yer,
Fakat, sen de anlamazsan beni, ölürsem eğer…
Anlamazsan, ölürüm de gençliğime doymadan,
Kumral başımı senin dizlerine koymadan,
Dağılırsam bir avuç toprak gibi sellerle,
Gönlünde en samimi en coşkun emellerle
Kuracağım türbeyi günahın günahın devirmesin.
Bana vereceğini Allah sana vermesin.
Fakat düşün ki, sen de kalbimde gömülüsün,
Ben ölürsem demek ki sen de artık ölüsün,
Kim senin gözlerini mehtapta yad edecek?
Kim sana bu feryadım gibi feryad edecek?
Kim senin saçlarını övecek uzun uzun?
Korkum budur ki bir gün sen de unutulursun!
Eğer bir gün ölürsem gençliğime doymadan
Kumral başımı senin dizlerine koymadan
Eğer bir gün sönerse gözlerimin ateşi
Parlamazsa başımın üstünde aşk güneşi
Ölürsem bir gün eğer,
Kalbimi kemirip de yiyinceye kadar yer
Aşkımın başı için silme beni yadından
An beni seherlerde bir kuşun feryadından!