-çocuklarınızı getirmeniz emirdir! –
o eski günleri özledim sarhoş
günün ortasında deli
geceleri bağıra çağıra şarkılı meyhaneli
hayyam bizi ezana tutardı
alnımızdan öperdi hacı bektaş-ı veli
o sıra avlusuna iki kuş dururdu hayatımızın
ve biz onlara bakıp derdi öderdik
kuşlar ikişer uçup ikişer kondukça
eskiyen bir ağrıya
ama kendini yeniledikçe eskiyen bir ağrıya
dengbej çağırırdı gök
ki susmak için bundan bulunmazı yok
kızların çarşılardan çekilmediği bir vakitti
birlikte tavaf edilen her şey
boşandı merkezinden
bir dönüş kaldı geride
bir de bakışın kabesini ararken neyi aradığını unutması
-ki yedi ıska ile nam salmıştır mekke’de! –
eski günler özlenir
çünkü yaşandılar ve bitti
ama ulu bir maziden kalbe damlıyorken şarap
ikisinin muhabbeti hatırına
şarhoşluk hiç biter mi!