bütün öğrendiklerimizi yalanlayan
koyu bir sis perdesiydi
tenimi yalayıp duran pürtüklü dili
seri cinayetler işliyorum kimse inanmıyor buna
traş oluyorum örneğin, yüzümü yıkıyorum
rastgele ateş ediyorum insanlara
kemiklerimi tırmalıyor içimde hırçın bir kedi
bir sigara yakar gibi yapıyorum, gerçekten de
kendimi korkunç inandırıyorum buna
beyaz kaygan ellerin hala boğazımdaymış gibi
gülümsüyorum bakıp bakıp ıslak bacaklarına
yemin ederim aşk değil bu, sevişme hiç değil
özlemle ilgisi yok, korkuya da uymuyor…
geriye bir tek pandik kalıyor