Kuğular mı salmamıştı ardımdan,
Sandallar mı, kara sallar mı yüzdürmemişti.
Dokuz yüz on altı yılı baharında
Pek yakında geleceğine söz vermişti.
Güya dokuz yüz on altu baharında
Kuş olup onun erincine konacaktım.
Süzülüp ölümden ve karanlıklardan
Kanadımla omuzlarına dokunacaktım.
Yine gülüyor bana onun gözleri
Şimdi de on altı baharıyla, neyleyim.
Neyleyim! Yarıgece meleği
Söyleşiyor benimle şafağa değin.