Gözüm sırça serâyın suladı eşk-i ferâvânum
Süpürdi mâ-sivâ hâr u hüsın cârûb-ı müjgânum
Yoluna zerd-i atlas döşedi ruhsâr-ı galtânum
Sana şükrâne kurbân itmege hâzırladum cânum
Nisâr içün ayagun topragına cân-ı nâlânum
Pür itdi la’l ü dürle kâse-i çeşm-i dür-efşânum
Sana karşu çıkup cân agıza geldi güzel hânum
Cigerden cûş idüp kanı diyü geldi göze kanum
Mübârek demde yüzüm basa gel devletlü sultânum
Nüzûlün çün müheyyâdur revâk-ı çeşm-i giryânum
Seni gözler dü çeşm-i hûn-feşânum nice demlerle
Gel ey nûr-ı basar merdümlük it demler kademlerle