Yağmur yağar kayalara ıslanır
Dosttan bir armağan gül geldi bize
Benim yarim al giyinir süslenir
Şirin leblerinden bal geldi bize
Şu alem maksuda erdiği zaman
Hakkın didarını gördüğü zaman
Terazi mizanı kurduğu zaman
Yeşil benli olan el geldi bize
Muhammet Ali’dir elinde asa
Turda tecelliyi seyretti Musa
Ruhül Kudüs oldu Hazreti İsa
Meryem’in zülfünden tel geldi bize
Şu gönlüm muhabbet ister dostundan
Evladı Resuldür kadim postundan
İçenler mest olur dolu destinden
Muhammet Ali’den kul geldi bize
Daimi der bu aşk beni çoşurur
Dalgaları gelir serden aşırır
Dağlarda dolaşan izin şaşırır
Hakikate giden yol geldi bize