Gide gide bir sineğe düş oldum
Yeğin bildim şu sineğin işini
Tuttum kılınç ile kestim kellesin
Yedi dağ üstüne serdim leşini
Sinek vızıladı uçtu havaya
Yağın süzdüm üç yüz altmış tavaya
Yük eyledim doksan dokuz deveye
Peşkeş ettik Kayseri’ye döşünü
Sineği tutup meydana attılar
Beş yüz kese akça yağın sattılar
Kemiklerinden bir köprü çattılar
Hesap ettik iki bindir yaşını
Ben bilirim karanlıkta geleni
Gelip benim tatlı canım alanı
Dertli Kerem söyler böyle yalanı
Ya kim gördü o sineğin eşini