Bâd-ı sabâ sana bir ifâdem var,
Götür bu nâmemi dildâre söyle,
Dahi sabretmeye kalmadı mecâl,
Götür de yüz be yüz izhâre söyle.
Bâd-ı sabâ yürü yâr vatanına
Yüz sürüp hâkine düş dâmenine
Reddeylemek düşmez onun şânına
Eylesin derdime bir çâre söyle
Bilir bâd-ı sabâ gam vatanlıyam
Gönlü gözü me‟ lûl kârubanlıyam
Ciğeri hûn olmuş çeşm-i kanlıyam
Elverir hasretlik var yare söyle
Arzum var râhında hasret öldürme
Derdim artır ağlat beni güldürme
Bu sır şukkasıdır yâda bildirme
Fârş etme bir yerde öz yâre söyle
Ebubekir Sıddık Ömer‟ e danış
Osmân-ı Zinnureyn Haydar‟ a danış
Verirseler ruhsat Muhtâr‟ a danış
Mürüvvet-kânıdır hünkâre söyle
Şirindir kadimdir mahbûb-ı dildâr
Kapında yâveri Hazreti Muhtâr
Damadı şehriyâr ey nûr-ı Haydâr
Al bâd-ı sabâdan var yâre söyle
Sefâhat bir deryâ nedir işaret
Herkes bir cürmüne âh eder elbet
Bizden sehv-i hata ondan mağfiret
Âh eder Sümmânî Gaffâre söyle