Ne ilden şeydasın ey cem-i kudret,
Merhaba hoş geldin bu bağa bülbül.
Bahçe mi bakarsın yoksa ki bağban,
Konmak mı muradın yuvaya bülbül.
Dilin irem olmuş bir dilber gibi,
Kirpiklerin servi gül penah gibi,
Güneşin içinde olan şah gibi,
Ne kıyak dolarsın yaprağa bülbül.
Dilerim murada hem yetmelisin,
Lâle sümbül gibi yetişmelisin,
Her daim huzurda ötüşmelisin,
İnanmam gözümden irağa bülbül.
Sana kurban olan HİCRAN gededir,
İkrarımız ezel “kalu bela”dır,
Gönlüm muhabbettir dilim burmadır,
Akar bu zemzemin dudağı bülbül.