ağ örülüdür göğüm bakılınca
parantezim ol kalbime ak
gövdesinde üşüyen adam
kardeşliğin uzun yakınıma dur
bahçen geniş girebilirim
doruklarım derindir yolcuyken
zamanım bol ufkuma kan
zarafetin sızdırıp serinliği içime
ne bir sonum ne de başlangıç
kükreyiş ol tenimi şaşırtan
şaşırt korkunç sularımı
taylar içimi deli koşuyor
yarasalar koşuyor, kurbağalar
aşka karşı duruyor
evlilik resmi duvarda
gerginlik hissi ya da
gitme hakkımı kullanıyorum
itiraz çocukluğumdur
varlığını çelişkime sunan adam
içimden dışıma bir dağ boşalıyor!