Anılar şarkılarda sıralandılar
bizim büyük güneşlerin karşılarına
gelip kamaşan ençok insan anısı
giden ve dolanan ayaklarını
en uca uzaklara yaklaşan
katı yürekli çocuklarına
işaret verdi solan sarayları
Toprağın üstünde iri erkek
gemç kıza koşturan atını
Genç kıza kapılan büyük atlı
yan yana çarpan hücrelerde
su içen öksüren düşünen
kıvrımlı sütunlar içinde
taş tabanlarda
sevişen güçler
kalın bir arap rakkasında
Homerin son ayaklarına
değinen kırmızı böcekler
savaş anısı yani
En güzel kan hücresi
gittikçe uzaklaşan kulakları
çağıran şarkılarıyla
taştan çizgilerin
arasına enli bir taht gibi
kurar gürbüz saçlı oğlu
yanında kralı
iki deniz adasının
ortasında kurulup denize
eteksiz bağdaş kuran
çömlek yapan adam
ağır birtaş açmış önüne
şehirlerimize uzanan
yeni çağ dağ heykelleri
insanı kansız ak mağara duvarlarına
kanlı ve kara
hayvanların hoş getirip doyurduğu
kadının içerisinden
kolunu sarkıtan buralara
uçuşan ışıklı oyukların
kemiğe giren yaranın
hızlı çarpışan yüreği çarpan şehirlerimize
gücünün farkına yeni varmış gibi
saldıran kamaları öz saçaklanmasının
artık çok incinebilen gözlerimize