Bunları da Okuyun

    Tersname Şiiri – Mahzuni Şerif

    29 Aralık 2021

    Devran Buyurdu Bize Şiiri – Ernest Hemingway

    29 Aralık 2021

    Kim Biriktirdi Şiiri – Refik Durbaş

    21 Mart 2022

    Müfredât 135 Şiiri – Aziz Mahmud Hüdayi

    29 Aralık 2021

    Ayrılmak Şiiri – Friedrich Hölderlin

    29 Aralık 2021

    Kader Şiiri – Hüseyin Nihal Atsız

    29 Aralık 2021

    Taş Gemi Şiiri – Cahit Zarifoğlu

    29 Aralık 2021

    Kırmızı Açlık Şiiri – Rene Char

    29 Aralık 2021

    Vuruşkan Bir Şahandır Umut Şiiri – Ahmet Telli

    28 Aralık 2021

    Saltak Cad. Şiiri – Turgay Fişekçi

    29 Aralık 2021
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Şiirhane
    • Anasayfa
    • Dönemler
      • Cumhuriyet Dönemi
      • Yedi Meşaleciler
      • Fecr-i Ati Topluluğu
      • Garipçiler (1. Yeni)
      • Halk Edebiyatı
      • İkinci Yeniciler
      • Milli Edebiyat
      • Öz (Saf) Şiir Dönemi
      • Tanzimat Edebiyatı (1. Dönem)
      • Tanzimat Edebiyatı (2. Dönem)
      • Tekke ve Tasavvuf Edebiyatı
      • Toplumcu Gerçekçi Şiir Dönemi
      • Servet-i Fünun Edebiyatı
    • Yabancı Şairler
    • Rastgele Şiir
    • İletişim
    Şiirhane
    Anasayfa»Can Dündar»Eğer… Şiiri – Can Dündar

    Eğer… Şiiri – Can Dündar

    Can Dündar- Can Dündar
    Telegram VKontakte Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaşın
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    O’nu hatırladıkta başı göğe ermişçesine ya da asansör boşluğuna düşmüşçesine ürperiyorsa yüreğiniz… Ömrü saatlere sıkışmış bir kelebek telaşıyla, o hüzünden bu neşeye konup kalkıyorsanız gün boyu nedensiz ve her konduğunuzda diğerini iple çekiyorsanız bu hislerin…

    O’nunlayken pervaneleşen yelkovanlar, o’nsuz mıhlanıp kalıyorsa yerine, bir akrep kadar hain… Sınıfta, büroda, yolda, yatakta içiniz içinize sığmıyor, o’ndan söz edilince yüzünüz, sizden habersiz, mis kokulu bir ekmek dilimi gibi kızarıyor, mahcup somurtuyor veya muzip sırıtıyorsa ve o her durduğunuz yerde duruyor, her baktığınız yerden size bakıyor, siz keyiflendikçe gülüp, hüzünlendikçe ağlıyorsa…

    Dünyanın en güzel yeri o’nun yaşadığı yer, en güzel kokusu bedenindeki ter, en dayanılmaz duygusu gözlerindeki kederse… Hayat o’nunla güzel ve onsuz müptezelse (=değersizse) … Elmalar pembe, kiremitler pembe, gökyüzü, yeryüzü, o’nun yüzü pembeyse, kışlar ilkbaharsa, yazlar ilkbahar, güzler ilkbahar…

    Her şiirde anlatılan o’ysa… Her filmin kahramanı o… Her roman o’ndan söz ediyor, her çiçek o’nu açıyorsa… Bir anlık ayrılık, bir ömür gibi geliyor ve gider gitmez özlem saç diplerinizden çekiştirip beyninizi acıtıyorsa… iştahınız kapanıyor, iştahınız açılıyor, iştahınız şaşırıyorsa, iştahınız hasret acısında bile karşı konulmaz bir tat buluyorsa…

    Eliniz telefonda yaşıyor, işaret parmağınızla ha bire o’nu tuşluyor, dara düştüğünüzde kapıyı çalanın o olduğunu adınız gibi biliyorsanız… Mütemadi bir sarhoşluk halinde, her çalan telefona o diye atlıyor, vitrindeki her giysiyi o’na yakıştırıyor, konuşan birini dinlerken “keşke o anlatsa” diye iç geçiriyorsanız…

    Kokusu burnunuzdan, sureti gözünüzden, sesi kulağınızdan, teni aklınızdan silinmiyorsa bir türlü… Özlemi, sol memenizin altında tek nüsha bir yasak yayın gibi taşıyorsanız gün boyu… Hem kimseler duymasın, hem cümle alem bilsin istiyorsanız…

    O’nsuz geceler ıssız, sokaklar öksüzse… Ayrılık ölüme, vuslat sehere denkse… Gamze gamze tebessüm de onun içinse, alev alev öfke de; bunca tavır, onca sabır ve nihayetsiz kahır hep o’nun yüzü suyu hürmetine… Uğruna ödenmeyecek bedel, gidilmeyecek yol, vazgeçilmeyecek konfor yoksa… Dışarıda yer yerinden oynuyor ve “içeri”de bu sizi zerrece ilgilendirmiyorsa, nedensiz küsüyor, sebepsiz affediyorsanız ve bütün bu hallerinize siz bile akıl erdiremiyorsanız…

    Kaybetme korkusu, kavuşma sevincinden ağır basıyorsa ve aşk, gurura baskın çıkıyorsa bu yüzden her daim… Gece yarısı kadim bir dost gibi kucaklayan tanıdık bir şarkı, bütün acı sözleri unutturmaya yetiyorsa… Her gidişte ayaklarınız “Geri dön” diye yalpalıyorsa ve siz kendinize rağmen dönüyorsanız, sınırsız, sabırsız, doyumsuz bir tutkuyla…

    …o halde bugün sizin gününüz! ..

    “Çok yaşa”yınız ve de “siz de görün”üz…

    Can Dündar şiirleri Eğer... Şiiri - Can Dündar Eğer... Şiiri - Can Dündar şiiri
    Paylaşın Telegram VKontakte Facebook Twitter Tumblr WhatsApp

    Yazarın Diğer Şiirleri

    Biz Ne Yapıyoruz? Şiiri – Can Dündar

    Bir Yazı Nedir Ki Aslında.. Şiiri – Can Dündar

    Bir Bilebilsek… Şiiri – Can Dündar

    Bavulları Hep Toplu Durmalı İnsanın… Şiiri – Can Dündar

    Bahar Ve Ayrılık… Şiiri – Can Dündar

    Bahar Getirdim Sana… Şiiri – Can Dündar

    Bunları da Okuyun

    Mola Şiiri – Adnan Azar

    29 Aralık 2021

    Envanter Şiiri – Ahmet Oktay

    21 Mart 2022

    Benimdin Şiiri – Ahmet Selçuk İlkan

    28 Aralık 2021

    Önce Ellerin Şiiri – Ümit Yaşar Oğuzcan

    28 Aralık 2021
    Bizi Takip Edin
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    Çok Okunanlar
    Oktay Rifat

    Ihlamurlar Şiiri – Oktay Rifat

    Oktay Rifat

    Unutmaya başladım oralarını denize inen yol siliniyor yokuşun başındaki ev yoğurtçunun üstündeki top ağaç b………………..

    Medresede İsyan Şiiri – Adnan Özer

    29 Aralık 2021

    Çıngırağın Ölümü II Şiiri – Adnan Özer

    29 Aralık 2021

    Kuşlara Fırlatılan Şiiri – Akgün Akova

    29 Aralık 2021
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Şiirsiz kalmayın!

    İletişim: [email protected]

    Şiirler

    Ebu Yasir’den Şiiri – Metin Önal Mengüşoğlu

    29 Aralık 2021

    Savulsun Gitsin Şiiri – Mahzuni Şerif

    29 Aralık 2021

    Orman Şiiri – Onat Kutlar

    29 Aralık 2021
    Etiketler
    Necip Fazıl Kısakürek şiirleri Ahmet Selçuk İlkan şiirleri Ruhsati şiirleri Agah şiirleri Karacaoğlan şiirleri Aziz Mahmud Hüdayi şiirleri Abdurrahim Karakoç şiirleri Pir Sultan Abdal şiirleri
    Facebook Twitter Instagram
    • Anasayfa
    • İletişim
    © 2025 Şiirhane.
    Tüm hakları edebiyatın birbirinden kıymetli şairlerine aittir.

    Aradığınız şair veya şiirden birkaç kelime yazın.