Misis köprüsü de mühengi aştı
Karalar ho dedi Buruk’a düştü
Sırkıntı Menemenci hep yalın kaçtı
Hani ya Kabak Hasan Kodaz Ali’niz
Avşar’ın uyluğu tutmuyor atta
Tecirli de kaçtı gitti firkatta
Cerit'(in) hopuru çıktı Yarsuvat’ta
Boz kartala pay oldu ya ölünüz
Bozdoğan davaya girmeden kaçtı
Reyhanlı beyi de Halep’e düştü
Kozanoğlu duydu buna pek şişti
Hani ya hiç beri gelmez biriniz
Çekildi Avşar’ın atlısı bindi
Cerit’in üstüne peştemal döndü
Göçmüş Sırkıntılı yurduna kondu
Nerde kaldı kolu bağlı deliniz
Der Dadal’ım hani beyler kalanı
Mistik Paşa’m ne tez tuttun Belen’i
Çapanoğlu gene yaptın planı
Hani sizin çakmak çalan eliniz