Bunları da Okuyun
Afşar Timuçin şiirleri
Dışarıda zamanı yürüten kırık bir arabanın Soluğunda uyur bütün akşam saatleri Günün yanıbaşında güne uzak kalmanın Unutmayla kapanır perdeleri.Nasıl beklenmeden…
Bir de onlar inancı örer gibi Kendilerini gererler boşluğa, ölüm gibiBir günlük çocukluğa, bin yılını verirdin Artık çocuk değilsin, büyüdün…
Yaşamak bir denizdi önceleri Şimdi olsa olsa yalnız sevinçtir Ne acılar ne gözyaşları Onun güzelliğini silebilir Kayaları ellerimizde ufalayarak Kurduğumuz…
Beni rüzgâra verme Öfkeli bir deniz gibi Üstünden atma beni Yazdığın gibi silmeYumlama parçalama Ne yapsam kırılmaz diye İtme koca…
Çocuk olmak sana iyi gidiyor Hep bu sularda, bu bulutlarla oyna Hep üstünü ıslat, hep kirlet ellerini Ayakkabın iki günde…
Kuşlar özgürlüğü kanatlarıyla yazarlar Göklerin serin mavisine Özgürlük biraz benzer Güllerin çocuk yüzlü durgun güzelliğine Özgürlük biraz benzer Denizlerin ufuklarda…
Onlar savaşçıdırlar sabah akşam İnançlar örer umutlarındanEllerin karanlıkta üşüdü, gir içeri! Saçların yıkandı soğuk yağmurda, Gel sobanın yanına sokul da,…
Son mavilerin yavaşça Akşama ölgün seslerle döküldüğü Zamanları hareledim ince ince Uzayları ekledim uzaylara Sonra en güzel bekleyişleri kurdum Senin…
Öfkeli bir deniz gibi Üstünden atma beni Yazdığın gibi silmeYumlama parçalama Ne yapsam kırılmaz diye İtme koca dağlardan Gidip gelip…
Yaşam güçtür Hele benim gibi biri için yusufcuk Acılarda bir ölüp bir dirilen Sevinçlerde hep yalnız Biri için yaşam güçtür…
Yağmurlar yağdı ve hiç dinmedi Her biri saydam çiçeklenen saçında Yağmurlar daha çok pencereler içindi Öksüzdüm, gözyaşıydım dudağında Bir sancıydım…
Çiz beyez haritalara mor kalemle Hiç görülmedik yepyeni kentleri Hep oralara götür beni Seninle olunca sıkılmam giderim Çocuk yüreğinle sen…
Çocuk ders çalışıyor görünüşte Sayfaları yavaş yavaş çeviriyor Çocuk deniz çalışıyor gerçekte Gözlerini ufuklara dikiyor Durup durup adını anıyor Aşkın…
Müzelerden çıkarıp Denizlere sürelim kalyonları Öleceklerse denizlerde ölsünler…Kafeslerden ormanlara Salalım aslanları Göğü silkeleyelim yağdıralım Altın yıldızları, gümüş ayları Öleceksek insan…
Sevinç bizim güneşte üzümlerden Sabah işe giderken Düş diye süzdüğümüz güzelliktir Başını döndürür bekletirsen Ortanca çiçeğinin gölgesine Bize görünmeden sığınıveren…
Dulcinea seni en çok andığım Bu garip bu bilinmez akşamlardır Büyülü kırık dökük hanları Kral saraylarına dönüştüren Anlaşılmaz gizidir akşamlarınZor…
Bir sigara yaktım durup düşündüm Neyim var neyim yok döküverdim önüme Yeniden gözden geçirdim kendimi Kendime yabancı düştüm gene Nasıl…
Şimdi öksürtür beni Yıllar önce içtiğim O paslı cıgara İçsem de almam tadınıKokusunu duysam yadırgarım Anlamam artık bakışından Dünkü kadar…
Akşamın binbir rengi Deli bir tekne olur yüreğimde Nerede gül beyazı balıklarımDeli bir tekne olur yüreğimde Bütün yaşadıklarım Ve bütün…
Bir mavide birden değişmek olur Bakışın bakışıma vuruncaÖlüp denizlere karışmak olur Bakışın bakışımdan yoruluncaDaha beyaz sabahlar var Alıp gitme bütün…