Bunları da Okuyun
Browsing: Can Yücel şiirleri
Butün bu cılgıldaklar Pencerenin ağzına asılı Bütün bu fırıldaklar Bütün bu pervaneler Bütün bu değirmenler Bütün bu uçurtmalar ve uçaklar…
Devrimcilik gibi şairlik de İnen darbeyi duyabilmektir Kaslarının liflerinde, İster copların darbesi olsun İster bilincin… Gelerek,binbir işkenceden -İnsanlık gibi tıpkı-…
Bir elim bulut Bir elim toprak d d d ö ü ö n ş n e e e r n…
Ey sevgili karamba sen busun işte Sen herşeyden birhabersin Sen muslattan daha tuhafsın sen ölümü benliğine işlemiş karamba karavitasın
Yalnızlığı sevmiyorum Yalnız kim ola ki Kendim… Kendimin kendini sevmiyorum Kediler hariç… Kahve ocakçısı olacaktım ben Tuttum kavlimi Yazdıklarımsa hep…
Hayatta ben en çok babamı sevdim. Karaçalılar gibi yardanbitme bir çocuk Çarpı bacaklarıyla- Ha düştü, ha düşecek… Nasıl koşarsa ardından…
Deli ediyorlar maviyi dalların uçlarında tomurcuklar Tek durmuyorlar hiç Kıpır da kıpır rüzgarda Salıncak sallanıyorlarMavi Bey de tirşe gözleriyle Şekva…
Kadınlar vücutlarını ne kadar seviyor yarabbi! Hem çıplak, hem de örtüyorlar elleriyle Her yerlerini, Cilve! Ben de deli gibi seviyorum…
Deniz ki pirinç semaver En sakin deminde çayın ÇınnnnMineli fincan elinde Kıraathanesine Yeats ile Pavese’nin Buyrun…Dönis ki Güzel’in sevgilisi Görmedim…
Elektrikler sondu dun gece, Zorbela toplayip satrancin taslarini M E C B U R E N yattikSimsiyah kediler gibi dolasiyor…
Bir fasulye çimleniyordu Çiseledikçe yağmur. Koştum vardım ki yanına Anlasın ne nimet olduğunu Sen git yerine! dedi Ayşa Kadın Böyle…
Diyelimki yağmura tutuldun bir gün Bardaktan boşalırcasına yağıyor mübarek, Öbür yanda güneş kendi keyfinde Ne de olsa yaz yağmuru Pırıl…
-Dr. Mehmet Şen’e-Boynum kıldan ince ölüme -Değil mi ki şol illetten iğne ipliğe dönmüş bedenim- Ve ölüm ki, benim bu…
Duvar dibindeydiler bi bakış baktı Şimdi ışık yıllarında yaşıyor o çiçeklerHeyt bu kadına can veren tanrım Sarı bir yatışı var…
Sen ölüyorsun kardeşim öldüğünü bil Bile bile ve teamüden Ecel öldürmez insanı Kendisi öldürür Vakti zamanı gelince… Ben onun için…
Bu cehennemi sıcaktan kurtulmak için Sırtımı, omuzlarımı yüzen Ne bir esinti bekliyorum yaprakları uçarısıya, Ne de bir yaz yağmuru bardaktan…
Bir yelkenli bayrağı al -Mor da olabilir- Almış yaprağına rüzgarı Rumca bir şarkı patlatıyor denizin gözüne gözüneMubalağa laz oldu vre…
Kış kışlada kışlar iken Karakuşi bir yazıylan Kışkışlanıp, kışkışlanıp Akkuğulu yazmalarla İne inmez yazılara Elif oldu ne demezsin Teliflerim, teleflerim…
Viran bir rum evi adada oturduğumuz ev Serinliğine serin Ferah olmasına ferah ya Tam bir hakuran kafesi. Bu deyimi aslına…
Sen bezmimize geldiğin akşam Neler neler olmaz ki bize, bir güzel haller olur Hallolur eşek davası dahil, bütün davalar Düşer…