Bunları da Okuyun
Celal Vardar şiirleri
Sana mı kalmış Köpürüp dalgalanmak Enin boyun ne Akdeniz görse Karadeniz duysa Ne der Otur oturduğun yerde Bre yavru gölüm…
Güler yüzünü evinde bıraktı Taktı çatık kaşlarını Ciddi Destur dedi Yola düzüldü çelebi Akşam üzeri Besmeleyle girdi Meyhanesinden içeri Peçeteler…
İthaf: İsmail Gümüş’eGittikçe babama benziyorum Ölünce Tıpa-tıp
Şahane çıplaksın güzelim Giyin de görelim
Nafile hanımı tanırsınız Çorbası tuzsuz Sohbeti tatsız Birini sever Aşksız
Bundan böyle “Havada da turnam” türküsünü En güzel Mehmet Kemal söyler Duymadınız mı AKINCIOĞLU M. Niyazim 2 Şubat 1979 Cuma…
Suya dokunmazmış Sabuna dokunmazmış Pise bak
Ben bir kurşun kalemim İçim dışım kadar katı değil Değnek gibi yontuyorsunuz beni Ben bir ince kalemim Elinize uymuyor köşelerim…
Aklım kıl üstünde, Korkma; Seni Daha İyi Anlıyorum.Diken Üstünde Yüreğim, Dokunma! Daha Çok Seviyorum!
Bir ulu çınarın Ayrı iki dalı gibiyiz Sen bir dalı Dalların en körpesi Göklere yıldızlara yakın DoruktasınDilersen Portakal rengine boyanır…
Bir elim soğukta File taşırken Boş elimi cebime Sokamam gönül
Son günlerde Sıkça düşer oldu yolumuz Bir bir göçüp gider Can dostlarımız Şükür bizlere Gene döner geliriz
Bir gün gelecek Seni düşünürken bu şehirde Ölümden evvel beni Arzular tüketecek
Gün gelecek Gümüşlü zurna çalacaksın Garip çingenem Keyfince
Erzeli ömre varmadan Torun torbaya rezil olmadan İyi adamın gitme vaktidir Dedik, Göçüp geldik dostlar Merhaba
Güzelliğin geçecek Unutmayasın Bir sevildiğin kalacak yanına Yağmurlu geceleri hatırla Gelmeyesi o gün Bir şarkı söyleyesin içinden Aynalara bakmayasın Bu…
Biri mapushanede yatar Hürriyet Burnunda tüter Hatırlanmak Aranmak ister Biri hastanede yatar Medet umar ölümden Şifa bekler Kanaryam Gözüm kadar…
Marifetin Kusurun belli Aynada aradığın ne Deli
Bizim köyün Bir havası var Bir havası var kardeşim Yeme içme Uzaktan kaval dinle Maval dinle Sırt üstü yat Allaha…
Bir seni sevdiğimi bilesin İki Beni sevesin Üç Hiç Bir iki Üç hiç Bir ki üç hiç