Bunları da Okuyun
Browsing: İbrahim Tenekeci şiirleri
IMutluyum, çünkü galip gelmedim Cana ferahlık veren o gizemli sarnıçtan Arklar açmalıyım bahçesine kalbimin. Mutluyum, çünkü galip gelseydim Madalyam olacaktı,…
Bozuldu bak, dünyanın ezberi Ağaçlar bile şaşırıyor günleri, Düşünelim bakalım; Bir şey vardı, o neydi? Üzmezdi gücümüzü, kaldıramadığımız taş Tenha…
Allah biliyor ya benim şaşkınlığım sizinkine benzemez hayrete düşürür beni umursamadığınız şeyler mesela ırmağa binen balık güneşi sırtında taşıyan dağ…
Ey aşk, yaptığını beğendin mi: Yetimler gibiyim ziyafetten aç dönen Ters yakılan sigara, hemencecik söndürülen Yoksulluk ile vakit geçer mi…Uyanmış…
incir dalını emer süt kokar ağzı burnu yavrusunu yer balık bilmez bile burç olduğunu ve kimseye havlayamaz soytarının köpeği mermi…
bütün gün kahvede oturdum yedek kulübesinde ve bir kardeşim saf dışı kalsın diye çay söyledim kahveden.işsizim ya ismi naz oldu…
uyuruz ve uykudur Tanrı’nın en hayırlı evladı çünkü gece oldumu sokak cüzzamlı bir bakire ya da bir kabadayı cüsseli mi…
herkesin uzağında, o ışıksız evlerde kapı altından giren soğuk gibisin, birden bire basar gibi boşluğa kar üstünde yürümek zordur, bilirsinçünkü…
dilinin ucunda ne varsa insanın işte ben ona inandım. yavru bir kuşun daha ilk denemesinde tutunmaya çalışması gibi göğe ne…
paylaşılan mutluluğu severim engin denizler kadar güzeldir oI bana ait olmayan cesetleriyaktım bütün gece küllerini savurdum dans ettim ay kaydı…
peltek vaiz hani senin cema’atin bak öteki bülbül gibi şakıyor hele hutbede duruyor saatin iteklesen bir saniye gitmiyorgizlesen de dilindeki…
toy bir delikanlı küçük bir parkta herkesi dövebileceğini söylüyor kolundaki kıza ve tempo tutuyor ayağıyla dünyanın dönüşüne ebabil midir nedir…
Idüşen bir yaprağa bağladım hayatımı olsun artık diyorum ne olacaksa paralı bir asker miyim neyim ekleyip duruyorum sabahları akşamlara ve…
Mezartaşı Yontucusumezartaşı yontan bir adamın gözleri miras pay edilirken uykusu gelen bir çocuk gibi bomboş bakar dünyaya. der ki bu…
yağmura,nisana ve yaşıma aldanıp uçurumları kıyı sanarak ve dağlar erişilmeyince acı verir sözünü unutarak kaf dağına gitmek istedimırmak inadıyla yürüdüm…
işte yine günün belini kırıyor akşam ve sen kırlara benzersin günün bu saati çıkarmamışsan çiçekli elbiseni.Ihatırla ve sıkı tut: korkardın…
‘seyrek gülüş sen ne güzel bir şeysin nazlanırsın ama bir gün gelirsin’düşen bir yaprağa bağladım hayatımı olsun artık diyorum ne…
içimden dedim beraber yürüyelim olur mu varsın gemilerimizi taşıyamasın sular varsın yarı yolda uyuya kalsın bize gönderilen bahar.içimden dedim beraber…
I içimden dedim beraber yürüyelim olur mu varsın gemilerimizi taşıyamasın sular varsın yarı yolda uyuya kalsın bize gönderilen bahar içimden…
zar tutuyorsun ey hayat bu kaçıncı sevgili yanlış ata oynamışım gözlerim öyle dedi.pır pır diye ses çıkardı yürürken yüreğimden denizleri…