Bunları da Okuyun
Browsing: Ömer Hayyam şiirleri
34 Dün şarap bulmak için biraz yürüdüm. Ateş kenarında bir soluk gül gördüm. Dedim: Ne yaptın ki sen, yakarlar böyle?…
272 O gün Felek atına eğer vurdular. Göklere de süs diye yıldız kurdular. Orda verdi payımız’ kader divanı; Düşen günahı…
Bilir misin yüceler yücesi tanrı Şarap ne zaman coşturur içenleri? Pazar, pazartesi, salı, çarşambe, perşembe, Bir de cuma, cumartesi günleri….
Tuttu bu ak sacimla beni sevdanin tuzagi; Yoksa simdi ben nerede, nerde sarap bardagi? Sabir bir gömlek dikti, onu da…
Bu gün benim gibi sevdalı varmı? Bu gün benim gibi deli? Yerlere serilmiş yüreği kan içinde. Ben değilsem kim şu…
Hep arar dururdum, dünyaya geleli, Alın yazısını, cenneti, cehennemi, Hocam kesti attı, sağlam bilgisiyle: Alın yazısı, cennet, cehennem sende, dedi.
Şarap küpü önünde serdik seccademizi Şarap yakutuyla adam ettik kendimizi Umudumuz, meyhanede yeniden bulmak Camide, medresede yiten günlerimizi
24 İnci ateşi usta dalgıçla söner, Usta dalgıçta elbet olmalı hüner, Malı yârin elinde, canı avuçta Dibe giderken başı ayağa…
Testici dükkânından geçtim, eski zamandı, Ve o toprak ustası becerikli adamdı. Gözü bağlılar görmez, baktım gönül gözümle; Avucunda tuttuğu toprak,…
Her sabah yeni bir gün doğarken, Bir gün de eksilir ömürden; Her şafak bir hırsız gibidir Elinde bir fenerle gelen.
Dinle dinsizliğin arası bir tek soluk; Düşle gerçeğin arası bir tek soluk. Aldığın her soluğun değerini bil Bütün yaşamak macerası…
Benim varlığım senin yaptığım bir nakış Türlü güzel renklerini senden almış Kendimi düzeltmeye nasıl varsın elim Senden güzelini yapmak bana…
Hayyam, yalnızdın gene Sevgilinin yanında Şimdi gitti Artık ona sığınabilirsin
Kadeh bir bedendir, içinde can var can Candır kadehin bedeninde camlaşan Donmuş sudan ateş süzülür sanki Erimiş yakut, gönül sırçasındanMeyhanede…
273 Her gün her gece içmek, bitmeli; tövbe! Dolu kadehi artık itmeli; tövbe! Tam şimdi gül zamanı, her yer gül…
Ben, gönlü temiz insana kurban olayim, Gezsin basim üstünde benim, hos tutayim, Ham insani al karsina, söylet azicik, dön, sonra…
Ben olmayınca bu güller bu selviler yok, Kızıl dudaklar mis kokulu şaraplar yok, Sabahlar, akşamlar, sevinçler, tasalar yok, Ben düşündükçe…
Madem bizler çamurdan halk edildik, Sebep ne ki; Hak tanısın eksik, gedik? Kusursuzsak neden bizi kırıp döker? Kusurluysak acep kimde…
Dostlarımdan korkarım Dostlarım Ama ben Dostlarımdan korkarım
Kul olup bir güzele gönülden Geçtik her bağdan, her tövbeden Herkes koyu müslüman döner Biz putperest döndük kabeden