Bunları da Okuyun
Paul Celan şiirleri
Sessiz biri gelir de başını vurur lalelerin: Kim kazanır? Kim kaybeder? Kim koşar pencereye? Kim o kadının adını en önce…
güz kendi yaprağını yiyor elimden: biz iki dostuz. zamanı ceviz kabuklarından ayıklayıp yürümeyi öğretiyoruz ona: zamansa dönüyor kabuğuna. aynada pazar,…
Gündoğumuna bir saat kala saçlarına düşen mavi gibidir mahmurluğun güneşleri; bir kuşun mezarının üstünde, otların hızıyla biterler.Onları da baştan çıkarır,…
şimdi sen uyuyorsun diye, tüm ninniler başında nöbette.-yatağından şaşmayan ………………..
Gündoğumuna bir saat kala saçlarına düşen mavi gibidir mahmurluğun güneşleri; bir kuşun mezarının üstünde, otların hızıyla biterler.Onları da baştan çıkarır,…
Hiç iyileşmeyecek yaraların şairidir Celan. Bizi yiyip bitiren sancıların şiirini yazmak ona düştü.Taşıyamayacağına karar verdi bir gün; düşündü, düşündü, düşündü:…
Uyumuyorduk artık, çünkü zemberekleri arasında yatıyorduk hüznün ve büküyorduk göstergeleri çomaklar gibi, ve fırlayıp kamçılıyorlardı zamanı kan çıkasıya, ve söylüyordun…
Bu gözüdür zamanın. Yedi renkli kaşın altından şaşı bakan. Korla yıkanmış göz kapakları Göz yaşları ise olmuş buhar.Süzülüyor kör yıldız…
Akşam vakitlerinde içmekteyiz sabahın kapkara sütünü ve öğlenlerle sabahlarda bir de geceleri hiç durmaksızın içmekteyiz bir mezar kazıyoruz havada rahat…
Uyumuyorduk artık, çünkü hüznün saatiydi yatağımız ve birer değnek gibi büküyorduk akreple yelkovanı, ve onlar hızla yaylanıp kırbaçlıyorlardı zamanı kan…
Say bademleri, say acı olanı, uyanık tutanı say, beni de onlara kat: Gözünü arardım hep, gözünü açtığında, sana kimselerin bakmadığı…