Bunları da Okuyun
Pir Sultan Abdal şiirleri
Gel güzel yola gidelim Adı güzel Ali ile Açlar doyar susuz kanar Leblerinin balı ileİçilmez dolu içilmez Sevgili yardan geçilmez…
Çekilse bayraklar döğüş kurulsa Şahımız da kol kol olsa yürüse Eğer din-İslam’da kuvvet var ise Muhammed Mustafa Ali gel yetişLavunları…
Geldik darına duşlandık İrehbere bağışlandık Bir aşıyla aşılandık Durmaz Yezit oklar biziGönül bir ulu şehirdir Rızasız lokma zehirdir Talib yiyemez…
Gelin ey erenler seyran edelim Açıldı kapısı Seyyit Ali’nin Eksiğimiz bilip dara duralım Himmeti ganidir Kızıl Deli’ninÇekti sancağını dağlar dolanır…
Pirimin sevdası burnumda tüter Bir ayrılık vardır ölümden beter Gelin rıza ile gönderin biziBenim pirim yücelerde oturur Bu muhabbet tez…
Bizden selam söylen Kul Himmet kardaşa Vücudun şehrini gezsin de gelsin Yedi kat yer ile yedi kat göğün Onun manasını…
Gelmiş iken bu yerleri gezelim Ölüm ile ayrılığın elinden Gonca gonca güllerini derelim Ölüm ile ayrılığın elindenYaz gelince bir bozcacık…
Gine dertli dertli iniliyorsun Sarı turnam sinen yaralandı mı Hiç el değmeden de iniliyorsun Sarı turnam sinen parelendi miYoksa sana…
Hızır Paşa bizi berdar eyledi Kesti kollarımı kızak bağladı İşiten muhipler hep kan ağladı Açılın zindanlar pire gidelimKalenin kapısı taştan…
Gönül gel karardan aşma Sözüm sana meveddettir Gafillen bacadan düşme Evvel kapı şeriattırŞeriattan edep öğren Al bu pendi belin bağlan…
Bir ulu kervandır hak kuyusunda Gitti kervanımız Ali’ye doğru Yeni de kurtulduk gamdan kederdenGitti kervanımız Ali’ye doğru Hünkar Hacı Bektaş…
Gönül havalanıp gökte gezerken Bana zulüm kanlı zalimden oldu Kişinin çektiği dili belası Her ne oldu ise dilimden olduDağlara taşlara…
Hiç bilmedim sabahta sarı neden Gelüp şu iklime girüp anneden Şu kalbimin masum olduğu neden Bilemedim eksik halim ya kusurumBahçede…
Gönül ne yatarsın gaflet içinde Doğdu seher vaktı kalk hacet dile Özünü zulümden kurtaran dersin Doğdu seher vaktı kalk hacet…
Şu yalan dünyaya geldim geleli Gönül senden özge yar bulamadım Yaralandım al kanlara bulandım Elimin kanını yur bulamadımGüzel olan n’eyler…
Engürü dağından bir yol azıttın Acap Şah’a giden yollar bu m’ola Sarardı gül benzim döndü ayvaya Acap Şah’a giden yollar…
Uyurken Üstüme Geldi Erenler Gafil Aç Gözünü Haydi Uyan Dediler Serseri Kalma Şu Cihan içinde Yürü Bir Gerçeğe Ey Can…
Evvel baştan bu dünyaya Tanrı’nın Aslanı geldi Yüz döndürmez yüz bin erden Kuşağına dolu geldiAli’dir gazilerin başı Hızır Nebi’dir yoldaşı…
Ey benim divane gönlüm Dağlara düştüm yalınız Bu cezayı kendi özüm Pek mail gördüm yalınızDağlar var dağlardan yüce Dağ mı…
Ey benim sarı tanburam Sen niçin böyle ağlarsın Derdim büyük içim oyuk Ben Şah’ım deyü ağlarımGöğsüme tahta döşerler Çaldıkça bağrım…