Bunları da Okuyun
Sadettin Kaplan şiirleri
-Karacaoğlan Meltemiyle- Deli gönül bulup-bulup yitirdi Ne gözler içirdim hilâl kaşa ben Herkes başladığı işi bitirdi Gele-gele yine döndüm başa…
Zamanın öfkesidir yüzün çağ aşımında Antik güller yeşertir alnının kırışığı Gözlerin birer hançer uyutur gibi kında Bakışın sahralarda donan yıldız…
Hasretimsin, vuslatımsın, heyecânımsın benim, Mührü var alnında aşkın; Mihricân’ımsın benim… Sende buldum sevdaların mihrini ey sevgili; Mührü var alnında aşkın;…
-Karacaahmet’de-Her seher bir şimşek gibi dünden güne atlar Gün yanığı mermerlerde gül kokulu hatlarBir deniz ki her damlası yıldırımla yunmuş…
Üçler, yediler, kırklar, elliler, ayaklılar… Sizler; bahtı gün karalı ve alnı ay aklılar… Hayatın can telinde ya bağlama, ya tar’dınız.…
(Hasta bir çocuğun başucunda…) Yaşlarda mı eridiler Gözlerine dolan kuşlar Uçtular mı birer-birer Avucunda solan kuşlarSen ki ey İlâhî beste…
Eğilir al eteğine Elhamra’nın bir gül İçmek için unutulmuş baharını Babil’in Soğuk bir kan pıhtısıdır avucunda Kabil’in Aşksız aygırlığı kısraklayan…
Sen ki Hatem-i Embiya/ Sen ki Fahr-ı Âlem Mümkün müdür dil söyleye/ vasfeyleye kalemO yoktu yeryüzünde Gecenin örtüsü vardı gündüzlerin…
Damlar boğanın salyası görüntüsüne sularda Sırnaştıkça kamışlara her akşam Narsis’in aksi Közlerini deşe-deşe Unutulmuş uykularda Atar Neron’u ateşe Üşür Eskimo…
Yaz çoktan geçti Gayrı yaprakların rengi renk değil Geçmiş bahar düşlerinin su yürüyor soymuklarına Kuş seslerindeki âhenk o eski âhenk…
Yanağımda bir damla yaş şu deniz Toprak Bırak ırak gözlerimi Bakışlarım avucumda Bak ellerim tertemiz Ben benim öbür ucumda Dağ…
Ne zaman koşan bir çocuk görsem Koparır dizginlerini içimde bir at Başlar yüreğimde bir deli koşu Dermansız dizlerime inatNe zaman…
Gün kanlı bir misketti dağların avucunda Kan rengi bir gül açtı dikenli dal ucundaHavada suydu duman toprakta tüldü buğu Zemheri…
Derler ki O ceylan öyle bir can ki Ne kement kâr eder ne vurulurdu Candan damıtılmış bir suydu sanki Can…
Ağlıyorsam görüyorum demek Renklerin gizlediği mercana Ayaklarım değdiği an bildim Elif görünürmüş kimi mertek Canı ölüm/ ölümü can bildim Hiç…
Oturmuşum toprağa dizlerim avucumda Kararıyor içimde gözlerimin akları Bir karınca dev yiyor ta öteki ucumda Toprağı kar delende Kan yürür…
Paslanır prangalar takırdadıkça gırtlak Gerilir karanlığa nice örümcek ağı Tüner defne dalına yine binlerce hortlak Kapkara gözlerinde uyuturlar şafağı Görkemli…
İçbükey aynalarda görüntü dünden de yoz Asılı perçeminden bir devin iskeleti En delişmen denizin alnında bir karış toz Odaklarda dağların…
Avuçlarımda çoktan hasat zamanı geldi Yüreğimden sevdanı başak-başak al da gitViranhaneme girme/ penceremden bak yeter Her geçişte kapımı iki kere…
Bırakıp da bir gün gidersen eğer Sözlerini alıp götürme sakın O bir tek bakışı bir ömre değer Gözlerini alıp götürme…