Bunları da Okuyun
Browsing: Seyrani şiirleri
İstemez bir hâkim şahidi baydan Kurda koyun ata eğer har dese Yahşi balık tuttum ben kuru çaydan Yerden göğe doğru…
Seyrederler sarayından köşkünden Kokularlar amberinden miskinden İçindeki güzellerin aşkından Yanıp tutuşursun nara İstanbulDünyanın yokuşu düzü sendedir Bütün güzellerin özü sendedir…
İsmile müsemma Urum Kayseri Böyle eski halde gider ekseri Meydan kapısından girdik içeri Başımıza doldu hayvan olanlarBir takım] bize bakar…
Islah-ı nefsime değilim kadir Ne kılıç sallayım sağa sola ben Kâmillerden olmaz kem kelam sadır Kâmil demem çiğ süt emmiş…
İsa gibi çıkıp göğe ağmadım Mansur gibi kabül etmez dar beni Rahmet gibi gökten yere yağmadım Yaradanım yoktan etmiş var…
Beş vaktini kıl da gözet Sübhanı Cehennem narından kurtar bu canı Yanaşma şeytana aldatır seni Şeytanın konduğu daldan ırak olBeş…
İnsanoğlu sana nasihatım var Dünyada akıldır ar eğlencesi Şeriki yok naziri yok Allah’ın Pak niyetlilerin bir eğlencesiEy Rabbim emrine olayım…
İnsafla merhamet kimde var ise Mümin mi değil mi güman andadır Her kim ki hasisle ahbap yâr ise Mümin-i kâmildir…
İndirdi atından etti piyade Yürüttü akıbet bir güzel beni Aşkım gördü etti hiddet ziyade Sürüttü akıbet bir güzel beniSöndürdü içimde…
Kırlangıçta iki kanat bir kuyruk Şimdi herkes kendi başına buyruk İçip benden kanmadılar susuzluk Herkes başka yere göleklendilerSekiz oldum dokuz…
Aşkımın rüzgarı eser içimde Gezer yüz bin şehir yorulmaz imiş Rabbim bize yardım eyle ol günde Ecel gelse bir an…
Kırklar kâsesinden bade nuş ettim Gönül mesken tuttu meyhanelerde Dünyanın varını feramuş ettim Sureta gezeriz gamhanelerdeCan bülbülü uçar kalır bir…
Kınamayın bende can acısı var Ansızın bağrıma neşter saldılar Habl-i veridimde kan acısı var Yunan hekimleri aciz kaldılarAzalar icra-yı muayenede…
Kimler verdi kimler aldı selamı Bilmezsen sor bilir şuarasından Kalbime yazılmış Hakkın kelamı Ne hacet okumak ulemasındanAmel ile rah-ı Hakka…
Kim çalarsa kara düzen bağlama Kullanır parmağın mızrap yerine Âşıkların güzel boşa ağlama Koymuşlar kaşların mihrap yerineGeda gönlüm kapısında uyursa…
Kıblenin sağından sol canibine Otuz üç yıl oldu bir kuş gideli Edna çıkıp âlâ meratibine Olalı âlâlar edna bedeliAç kaldı…
Kendine gel bre ey gafil insan Her güle el sunma sunalar gibi Amelin fasittir temelin çürük Var yıkıl Şeddadi binalar…
(Seyrani) Kayseri ilinden geldim buraya Hasretlik duygusu başlar sılaya Teker teker çalın geçin sıraya Mert oğlu mert ile güreşe geldim(Nami)…
Kavs-ı kametinin fehmeyle fendin Kaşların resminde yay bu nedir bu Mir’at-ı hüsnünde aksetmiş kendin Görse kamer söyler ay bu nedir…
Kavuşmadım cananıma Gözüm yaşı pınar m’ola Gelse acep yar yanıma Yağmur gibi diner m’olaGeri gelmez geçen günler Çürür toprak olur…