Bunları da Okuyun
Browsing: Zafer Ekin Karabay şiirleri
balkona bıraktılar yarının uğultusunu ve düğmeleri iliksiz bir gömleği, boşluğa bakıyorum: neresindeyim ya ………………..
Gözlerinde bir intihar mektubunun onurunu görüyorum, çaresizliğini ki bir aynadan ne kadar fazla görsem bir yüzün ayrıntılarını, o kadar sevgilim…
Ezginin kederini dinledim Daktilonun sesini Anımsadım düş kırgını seni Anı yitti Gece bıraktı çalar saate sessizliğini Masaya Kitaplara Biraz önce…
Değdim, sana gitmek için beni bırakan mektuba ve derinine al dedim, ne yüklediysem yolculuğa onu çıkaran gemiyi ve beni. Bir…
Eteğini rüzgarla paylaşan kadın, alacasına giriyor akşamın ve açık kalmış bir çekmecede öylesine bakan çorabın masum bekleyişi. Radyoda yıllardır unutulmuş…
(Denizlerin en durgun mevsiminde bir körfezim ve hala dalgalıdır kıyılarım. Karasularımda bir yelkenlidir aşk, sarsılır ama batmaz. Ve bir güver-…
– H. Ergülen’e ve dedeme- Üzülürdüm dedemin adında belirlemesine üzüntüsünün. Ve şa………………..
Gün gizini sürdü sessizliğe, konuğunu Bütün gece bekleyen sokak ışıklarına, Kaldırımlara. Ben sesini duydum yüzünde Ağlayan kedinin, acısını anladım ve…
Sesini tenime gizliyor bir karanlık, uyuyorum. bulduğum ilk mitolojide kaybediyorum Tanrı’yı. Rüyalarımdan Mahno’yu sorumlu tutup Paris’te veremden öldürüyorum gerçekleri. Bab………………..
kentin baskısı kaldı bize ve ışıkları trafiğin ya da kazasıoysa biz hep bir düş ………………..
susardım, bir sözcüğün ıslaklığına nerede bıraksam dilimi. orada kirpiklerimde bir suskunluk bulurdu………………..
Hani, hayatın neresinden dönülse kârdır dizesi var ya Nilgün’ün, canım benim, ben yaşamın neresinden döneceğimi çoktan belirlemiştim. Nilgün Marmara’nın 29…
gece ve usunda biriken sorularla yalnız bir ozan: sürekli gülümseyen palyaçonun yalancı yüzünü takınıyor ve uzanıyor bir izm………………..
I (Kimine aşktır yaşamdır kimine, ama nisan bir isyandır senin sessizliğinde.) adını yasak metinlerde buluyorum bir devrin silsilesinde adını ve…
(Kendi başına yetim, yetim başına kederli bir ülkedeyim. Belki çıkmaz bir sokaktır yüreğim.) Güneşi çalarken suçüstü yakalarım akşamı Gündüz deniz…
rüzgârla bozduğun sessizliğini dinledim; seni bırakan yaprağın sesini, kuma dokununca ve çölde çizilmiş bir ağaç gibi resmini. oysa süngerde kalmış…
kırıldın su dolu bardaktaki kaşığın huyuyla başındaki fenerin aldığın gözleri………………..
bütün soğukluğuyla bir kış var bu gece odamda. hangi şarkıyı dinlesem buz tutuyorum. hangi kitabı ellesem üşüyor satırlar. ansızın saklanıyorum…
Üstüne yaşamın serdiği perdeyle, geriyor ipi kadın. İnceldiği yere acısını asıyor ve bakıyor üstünden perden………………..
Güneş biraz önce anımsadı, uysal bakışlarını Odanın burukluğuna sığınan kedinin ve ağlayan Bir kadının ince bir ezgiyle dinen sesini, Perdenin…