Kirlibeyaz yüzünde rüzgarın
Öfkemi dinlendiriyorum.
Giysilerim. Takvimin sonu.
Demirci topal ve sarışın
anlıyorum. Anlıyorum.
temellerine su sızan evleri
uzak kenti getiren günüme
günüme yaşlı bir ağacı
ağacı.
Dağda kar çoğaldıkça
kuzeyi kapatan dağda
daha esmer buranın çocukları
İstanbul daha uzak
ve bir ırmak tavrıyla kesiyor yolumu dere
ve her sözün başında
kökleri kemirilmiş, buğday
tarlada çürümüş, tütün
ya ben mi, ben
ne güzel ah özlemin
çoğaldıkça kar dağda.
Dağda kar çoğaldıkça
uzak bir gök iner gününe
ve gözlerinin içine vurur
kırpışan ateşi yalnızlığımın
ya ben mi, ben
temellerine su sızan evler için
yalnız o evler için.