Bir de gizli duyusu var Zaman’ın
orada sınırsız bir genlik kazanır anlam
ardı arkası yoktur çünkü oyun sonunun
ki yılgının önünde bir sar’a tutar insanı:
Orada, aralık bir gözden sızan, ilk, korkulu
ışıktır mermerin kof yüzüne düşüp dönüşen.
Bir tek yaralı köpek, dışarıda. Uğuldayan
sabahın gelip pencerede dövdüğü buharlı
kasidenin içinde kıvranıyor oda. Devriliyor
buhurdan, yayılıyor ağır ağır kokunun
koyu mührü, neşterin gözünde çakı
……….
……….