Bunları da Okuyun

    Zıtlar Şiiri – Necip Fazıl Kısakürek

    28 Aralık 2021

    Daha Ben Şiiri – Cemal Süreya

    29 Aralık 2021

    Seyyah Oldum (Ben Beni) Şiiri – Mahzuni Şerif

    29 Aralık 2021

    Dilimdeki Kesik Şiiri – Cezmi Ersöz

    28 Aralık 2021

    Herkes ve Herşey İçin Şiiri – Vladimir Vladimiroviç Mayakovski

    29 Aralık 2021

    Unutmayalar Şiiri – Yunus Emre

    29 Aralık 2021

    Leyla Şiiri – Gülten Akın

    29 Aralık 2021

    Yalan / Şehir Şiiri – Attila İlhan

    28 Aralık 2021

    Hayal Bekçisi Şiiri – Nurullah Genç

    29 Aralık 2021

    Köşe Şiiri – Sezai Karakoç

    29 Aralık 2021
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Şiirhane
    • Anasayfa
    • Dönemler
      • Cumhuriyet Dönemi
      • Yedi Meşaleciler
      • Fecr-i Ati Topluluğu
      • Garipçiler (1. Yeni)
      • Halk Edebiyatı
      • İkinci Yeniciler
      • Milli Edebiyat
      • Öz (Saf) Şiir Dönemi
      • Tanzimat Edebiyatı (1. Dönem)
      • Tanzimat Edebiyatı (2. Dönem)
      • Tekke ve Tasavvuf Edebiyatı
      • Toplumcu Gerçekçi Şiir Dönemi
      • Servet-i Fünun Edebiyatı
    • Yabancı Şairler
    • Rastgele Şiir
    • İletişim
    Şiirhane
    Anasayfa»Fuzuli»Leylâ Vü Mecnûn 601-700 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 601-700 Şiiri – Fuzuli

    Fuzuli- Fuzuli
    Telegram VKontakte Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaşın
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Eylerler idi hat-ı vefâ meşk
    Artardı demâdem anlara aşk

    Leylîde ohumak ıztırâbı
    Olsa ruh-i Kays idi kitâbı

    Meşk etmeğe Kays alsa her hat
    Leylî kaşı idi ana ser-hat

    Hat üzre kılurdı ol güzeller
    Min nâz ile bahsler cedeller

    Ammâ ne cedel kemâl-i ülfet
    Ne bahs nihâyet-i mahabbet

    Çün bir niçe müddet ol iki pâk
    Evkât geçürdiler tarab-nâk

    Aşk olduğu yerde mahfî olmaz
    Aşk içre olan karâr bulmaz

    Aşk âteşine budur alâmet
    Kim baş çeke şu‘le-i melâmet

    Hüsn âfet-i aşk olup demâdem
    Geldükçe irâdet oldı muhkem

    Bir gâyete yetdi neş’e-i hâl
    Kim oldı havâs-ı akl pâ-mâl

    Kalmadı zebâna tâb-i güftâr
    Kim eyleyeler mahabbet izhâr

    Keyfiyyet-i hâl kılmağa fâş
    Gelmişdi tekellüme göz ü kaş

    Eylerdi göziyle bu hitâbı
    Kaşiyle verürdi ol cevâbı

    Kaş ü göz ilen olan tekellüm
    Hem kılmadı def‘-i zann-ı merdüm

    Merdümden edem deme kenâre
    Merdüm göz içindedür ne çâre

    Hem-râz iken ol iki vefâ-dâr
    Dem-sâz iken ol iki ciger-hâr

    Ref‘ oldı hicâb-ı şâhid-i râz
    Aşk oldı melâmet ile dem-sâz

    Âşıklara gizlü kalmadı hâl
    Ma‘lûm oldı cemî‘-i ahvâl

    Gerd âyîne-i neşâta düşdi
    Min-ba‘d iş ihtiyâta düşdi

    Söyleşmeğe ol iki yegâne
    Kalmadı sebep meğer behâne

    Tâ olmaya râz âşikârâ
    Devrân ile kıldılar müdârâ

    Bir nev‘-i behâne ile her dem
    Gönlini kılurdu Kays hurrem

    Kasden unudurdı dersin ol zâr
    Leylîye der idi ey vefâ-dâr

    Hıfz-ı sebak etdi bağrumı hûn
    Menden bilürem bilürsen efzûn

    Men bilmedüğüm mana ohutgıl
    Dersüm ohuyam kulağ dutgıl

    Çün levhler üzre hat yazardı
    Amden hatını galat yazardı

    Ya‘nî ki hatâ tevehhüm ede
    Ol gül açılup tebessüm ede

    Güftâra gele ki bu galatdur
    Terk et ki hilâf- ı resm-i hatdur

    Ola sebeb-i tekellüm-i yâr
    Fehm etmeye müddeânı ağyâr

    Etfâl kılanda devr bünyâd
    Varı bile eyleyende feryâd

    Ol yârına arz-ı hâl ederdi
    Özge devrin hayâl ederdi

    Kılmazlar idi sözini ma‘lûm
    Bilmezler idi sözine mefhûm

    Mektebden olan zamanlar âzâd
    Vasl içün ederdi hîle bünyâd

    Kasd ile nihân edüp kitâbın
    Hadden aşururdı ıztırâbın

    Leylî yolını dutup dururdı
    Sen gördün ola deyüp sorurdı

    Ya‘nî bu behâne ile bir dem
    Yârın göre ola şâd ü hurrem

    İlm-i hata ömrin eyleyüp sarf
    Meşk etmiş idi hemîn iki harf

    Bir safhada lâm ü yâ mükerrer
    Yazardı anı kılurdı ezber

    Kim bu iki harfdür murâdum
    Rûşen bular iledür sevâdum

    Bu Leylîye anası itâb etdüğidür ve Bahâr-ı vasla hazân yetdüğidür

    Çün mekr ile Kays-i bî-ser-encâm
    Bir niçe zaman geçürdi eyyâm

    Tedbîr ile aşk zevk vermez
    Tedbîr diyâr-ı aşka girmez

    Aşk ile riyâ değül muvâfık
    Rüsvây gerek hemîşe âşık

    Dilden dile düşdi bu fesâne
    Fâş oldı bu mâcerâ cihâna

    Kim kays oluben esîr-i Leylî
    Leylî dahi salmış ana meyli

    Tedrîc-i mesâvî ile nâgâh
    Leylînün anası oldı âgâh

    Odlara dutuşdı yasa batdı
    Ol gonca-dehâna dil uzatdı

    K’ey şûh nedür bu güft ü gûlar
    Kılmak sana ta‘ne ayb-cûlar

    Niçün özüne ziyân edersen
    Yahşi adunı yaman edersen

    Niçün sana ta‘ne ede bed-gû
    Nâmûsa taalluk iş midür bu

    Nâzük beden ile berg-i gülsen
    Ammâ ne deyem igen yöğülsen

    Lâle kimi sende lutf çohdur
    Ammâ ne deyem yüzün açuhdur

    Temkîni cünûna kılma tebdîl
    Kızsen ucuz olma kadrüni bil

    Her sûrete aks kimi bahma
    Her gördüğüne su kimi ahma

    Mey gerçi safâ verür dimâğa
    Ahduğı içün düşer ayağa

    Gözgü kimi katı yüzlü olma
    Nergis kimi hîre gözlü olma

    Gözden gerek olasen nihan sen
    Tâ demek ola sana ki cânsen

    Sen şem‘sen uymagıl hevâya
    Kim şem‘i hevâ verür fenâya

    Lu‘bet kimi özüni bezetme
    Revzen kimi kûçeler gözetme

    Sâgar kimi gezmeği harâm et
    Nağme kimi perdede makâm et

    Sâye kimi her yere yüz urma
    Hiç kimse ile oturma durma

    Sen sadesen özge ehl-i nîreng
    Cehd eyle verilmesün sana reng

    Derler seni aşka mübtelâsen
    Bîgâneler ile âşinâsen

    Sen handan ü aşk zevki handan
    Sen handan ü dûst şevki handan

    Oğlan aceb olmaz olsa âşık
    Âşıklığ işi kıza ne lâyık

    Ey iki gözüm yaman olur âr
    Nâmûsumuzı itürme zinhâr

    Biz âlem içinde nîk-nâmuz
    Ma‘rûf-ı tamâm-ı hâs u âmuz

    Ne neng ile dahi edelüm lâf
    Biz demeyelüm sen eyle insaf

    Dut kim sana kızmazem ben zâr
    Menden ulu bir müdebbirün var

    N’eylersen eğer atan eşitse
    Kahr ile sana siyâset etse

    Min-ba‘d gel eyle terk-i mekteb
    Bil mektebüni hemîn ced ü eb

    Etme kalem ile meşkden yâd
    Sûzen dut ü nakş eyle bünyâd

    Etfâlden eyle kat‘-ı ülfet
    Hem-râz yeter yanunda lu‘bet

    Büt kimi bir evde eyle menzil
    Olma dahi her yanaya mâil

    Ankâ kimi uzlet eyle pîşe
    Eyle reviş eyle kim hemîşe

    Gerçi adun ola dilde mezkûr
    Görmek seni ola gayr-i makdûr

    Hoş ol ki kızı hemîşe gizler
    Hod gizlü gerek hemîşe kızlar

    Bu inkâr ile Leylî anasına cevâb verdüğidür ve Fezâ-yı işretden çıhup serây-ı üsrete girdüğidür

    Leylî bu itâbı çün eşitdi
    Öz gönlinde mukarrer etdi

    Kim şu‘bede-i sipihr-i zâlim
    Tarh eyledi nakş-ı nâ-mülâyim

    Eyyâm-ı visâle yetdi hicrân
    Vakt oldı ciğerler ola büryân

    Ammâ ne desün ne çâre kılsun
    Tedbîr ne olduğın ne bilsün

    Naçâr dutup tarîk-i inkâr
    Âsâr-ı tecâhül etdi izhâr

    Gül-zâr-ı itâba âb verdi
    Giryân giryân cevâb verdi

    K’ey mûnis-i rûzgârum ane
    Dürc-i dür-i şâh-vârum ane

    Sözler dersen ki bilmezem men
    Mazmûnını fehm kılmazam men

    Dersen ma‘şûk u aşk u âşık
    Men sâde-zamîr tıfl-ı sâdık

    Bilmem nedür ol hadîse mazmûn
    Söyle nişe olmayam diğer-gûn

    Aşkun kılmazdı kimse yâdın
    Ha senden eşitdüm imdi adın

    Bi’llâh nedür ane aşka mefhûm
    Bu sırr-ı nihânı eyle ma‘lûm

    Hâdî-i reh-i murâdum olgıl
    Bu şîvede üstâdum olgıl

    Men mektebe re’yüm ile getmen
    Bir şugl hilâf-ı re’yün etmen

    Hem sen dersen ki mektebe var
    Hem dersen sen ki getme zinhâr

    Hansı söze i‘tikâdum olsun
    Sana nişe i‘timâdum olsun

    Men hem değülem bu zecre kâil
    Kim her dem olup çerâğ-ı mahfil

    Nâ-cinsler ile hem-dem olam
    Bir yerde mukayyed-i gam olam

    Her dîdeden ede ede perhîz
    Evkât geçe küdûret-âmîz

    Peyveste muallim eyleyüp cevr
    Gâhi sebak ohuda gehî devr

    Bi’llâh mana hem bu idi maksûd
    Mektebden olur mı tıfl hoşnûd

    Ayruk bu sözi mükerrer etme
    Lutf eyle meni mükedder etme

    Çün ane eşitdi ol cevâbı
    Terk etdi şikâyet ü itâbı

    Şeksüz ana rûşen oldı k’ol meh
    Âşıklığından değüldür âgeh

    Fuzuli şiirleri Leylâ Vü Mecnûn 601-700 Şiiri - Fuzuli Leylâ Vü Mecnûn 601-700 Şiiri - Fuzuli şiiri
    Paylaşın Telegram VKontakte Facebook Twitter Tumblr WhatsApp

    Yazarın Diğer Şiirleri

    Leylâ Vü Mecnûn 701-800 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 501-600 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 401-500 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 301-400 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 2901-3000 Şiiri – Fuzuli

    Leylâ Vü Mecnûn 3001-3098 Şiiri – Fuzuli

    Bunları da Okuyun

    Yolkesen Şiiri – Ali Yüce

    29 Aralık 2021

    Bir Gece İçin Eksik Sorular Şiiri – Adnan Azar

    29 Aralık 2021

    Sevi Şiiri Şiiri – Ümit Yaşar Oğuzcan

    28 Aralık 2021

    Bir İki Üç Şiiri – Ümit Yaşar Oğuzcan

    28 Aralık 2021
    Bizi Takip Edin
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    Çok Okunanlar
    Neşet Ertaş

    Gönül Dağı Yağmur Yağmur Şiiri – Neşet Ertaş

    Neşet Ertaş

    Gönül Dağı Yağmur Yağmur Boran Olunca Akar Can Özümden Sel Gizli Gizli Bir Tenhada Can…

    Dedim Dilber Sen De Sevdakar Şiiri – Erzurumlu Emrah

    29 Aralık 2021

    Yol Üstündeki Semender Şiiri – Ahmet Oktay

    21 Mart 2022

    Orta İkiden Ayrılan Çocuklar İçin Şiirler Şiiri – Ece Ayhan

    29 Aralık 2021
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Şiirsiz kalmayın!

    İletişim: [email protected]

    Şiirler

    Konuştu gitti. Şiiri – Behçet Kemal Çağlar

    29 Aralık 2021

    İnsan Pazarı Şiiri – Hasan Hüseyin Korkmazgil

    29 Aralık 2021

    Sone 40 Şiiri – William Shakespeare

    29 Aralık 2021
    Etiketler
    Ruhsati şiirleri Aziz Mahmud Hüdayi şiirleri Karacaoğlan şiirleri Abdurrahim Karakoç şiirleri Necip Fazıl Kısakürek şiirleri Agah şiirleri Pir Sultan Abdal şiirleri Ahmet Selçuk İlkan şiirleri
    Facebook Twitter Instagram
    • Anasayfa
    • İletişim
    © 2025 Şiirhane.
    Tüm hakları edebiyatın birbirinden kıymetli şairlerine aittir.

    Aradığınız şair veya şiirden birkaç kelime yazın.