Boynun esnek ve uysal, peki bu dik baş nedir
Yüreğinde bunca kin neden? diyorsun bana;
Attığı mızrakları atarım tanrılara
Çünkü kanım ve soyum öfkeli Antée’dendir.
Alnımdaki kızıllık dudağının yeridir,
Çünkü beni seçti o, yazgım bağlı Şeytana,
Bürünürüm Kabil’in zalim kızıllığına,
Habil gibi sapsarı kesilirim gün gelir!
Yehova! sonuncu da, senin dehana yenik,
Haykırdı cehennemler dibinden: “Ey zorbalık! ”
Dedem Belus idi o, babam Dagon belki…
Cocyte’in sularına soktular beni üç kez,
Annem Amalecyte’i koruyup yapayalnız
Yeniden ekiyorum canavarın dişini.