O gece ne kadar güzeldi mehtap
Gönülden fışkıran nağmeler gibi.
Ruhumu yıkayan bir seldi mehtap
En tatlı ilk ve son buseler gibi.
O gece o müthiş deniz durgundu,
Ömründe susmayan rüzgar yorgundu,
En kara gönüller aya vurgundu
Leyla’yı içinde bulan er gibi.
O gece zevkini duydum hayatın,
Sırrını anladım mükevvenatın.
Gönlümde yıkılan bir kainatın
Sesini işittim giryeler gibi.
O gece hayatım sanki masaldı,
Şuurum o anın içinde kaldı,
Kalbime ışıktan bir füsun doldu
İnsanı çıldırtan handeler gibi.
O gece felekten bir gece çaldım,
Ömrümde son defa bahtiyar oldum;
Ölürken yaşadım, yaşarken öldüm
Ve, sustum, sükutu besteler gibi.
O gece ne kadar güzeldi mehtap,
Sandım ki ruhumda yükseldi mehtap,
Gönlümü yıkayan bir seldi mehtap,
Rüyada çalınmış buseler gibi.
O gece gönlüm de aya vuruldu;
İçimde küllenen ateş dirildi.
Dünyada ne varsa yere serildi,
“O” kaldı… Kalbimi seyreder gibi.
O gece sevgim coşkun ırmaktı,
Kalbimden taşarak o kalbe aktı;
……………….
Gözlerime en keskin bakışla baktı:
”Ben de seni Atsız, ben de ….” der gibi…