Bunları da Okuyun
Browsing: Alaaddin Külcüoğlu
küçük dünyalarında yoğurdular hamurlarını umutlarıyla ve sevgiyle katık ettiler insandılarulaşılmayacak kadar uzak ve inanılmaz sıcaktılar iliklerine kadar cesur iliklerine kadar…
Güzel bir öykünün orta yerinde Üzülürüm birdenbire Neden bu öykü Gerçek değil diye
Sevdanı çalabilsem Sen uyurken gizlice Razıyım müebbete Sevildikçe.
Hayli geç bir zamanda Nice uğraştan sonra Ulaştım istasyona Son tren kalkıyordu Toplayıp tüm gücümü Özleyip bir düşümü Uzattım ellerimi…
Ekmeğimizi bölüştük seninle Ümidimizi Bölüşülmeyeni bölüştük seninle Bölüşülmezi Sırrımızı bölüştük seninle Aykırılığımızı Gülüşümüzü bölüştük seninle Gözyaşımızı Sevgimizi bölüştük seninle Yalnızlığımızı
Bölük pörçük duygular Ve sevdanın karmaşasında Karanlık bir labirent içinde Gire çıka çıkmaz sokaklara Seni arıyorum.Yerimde durmanın Ümitsiz olmanın İşe…
Gördük sizin gibileri Geldiniz ve gittiniz Bir fidan bile dikmediğiniz için İnsanlık uğruna Ne gelişiniz kaldı aklımızda Ne gidişiniz. Belki…
Ben bir gar saatiyim küçük bir istasyonda bekleme salonunda eğer bir kaç yolcu varsa ve gün aşırı gelen posta hiç…
Gün olur Deniz olmasa da yakınlarda Yosun kokusu gelir burnuma Ve bazı gün Yüreğimde hissederim Yoksul ülkelerdeki savaşları Gün olur…
Kayıp bir balıkçının Saçını okşar Dip dalgalarıVe biraz uzakta Annelerini arar Yitik bir balığın yavruları.
Giyotinler bilenmiş Dar ağaçları kurulmuş Son arzular sorulmuştur Şarjörler takılmış Nişan alınmış Kurşun namluya sürülmüştür Başlıyor ön yargılı infazlar Şimdi…
Dönmeye başlayalı yaşlı dünya Çok şeyler yaşadı insanlar İki binli yıllarda Uzay avucumuzda Uzaklar yakın Ve doktorlar Ölümden döndürebiliyor insanı…
Hayır bitmedi Ancak başlıyor hayat Dostlarım,sırdaşlarım Şikayet değil Umudun güllerini sular Damlayan göz yaşlarım Acı değil gururdur Kanayan tırnaklarım Hayır…
Bu kalp yüklü vagonları çeken Bir lokomotif gibi güçlüdür belki Ve bir çelik kadar dayanıklıdır Ama dostların darbelerine Bir o…
Korkunç bir hızla Devreder eskiye yeniyi Tarihin kum saati Yetmez Arap çölleri Sürer müthiş dönüşüm Yeni eskinin omuzlarında Ölüme doğar…
Eski bir saatte Bir akrep ve yelkovan yaşardı Zaman ve mekandan habersiz Dar zamanlarda Yelkovan hep akrebi arardı Ve akrebi…
Bir gün umutsuzluğa kapılırsan Ve engeller çıkarsa karşına Uzun,karanlık acımasız yolda Uzaktaki belli belirsiz ışığı gör Onu göremezsen eğer Bir…
Bir bebek Dünyaya açtı gözlerini Ve alabilmek için İlk nefesini Bastı çığlığı Keşke gerekli olabilseydi bu kadar Yaşamdaki tüm ağlamalar.
Ömrümün yaprakları sararıp Bir bir dökülürken önüme Ben baktım Ve sadece güldüm ölümeGülebilseydim keşke Ölebilseydim Bilebilseydim Başka bahar var mıdır…
İhtiyar bir sandıkta Bana ait eskiler buldum Çatı katında Çoktandır unutmuştumKapağını açınca Tıka basa doldurulmuş İmkansız hayaller buldum Arasında kırık…