Bunları da Okuyun
Cahit Koytak
şairim ben, varlığın evinde oturuyorum, düzgün ve temiz tutuyorum onu, her gün silip süpürüyorum, havalandırıyorum yeni esintilerle. buna karşılık, Ev…
Yüzüncü kattan inerken İsa Sahanlıkta Japonlara rastladı Herifler sıkıştırmışlar köşeye Yohanna’yı Konuşan inciller pazarlıyorlar İyi akşamlar çocuklar İyi akşamlar efendimiz…
Sen avcı sen geyik sen orman Yaklaşınca bütün kuşlarını birden uçuran Sen tılsımlı söz ağacı Tırmanıp en yüksek dalından kopardım…
bilerek kimseyi aldatmadım, sanırım, elimden geldiğince yani yapmamaya çalıştım bunu, Allah’ım; ama emin değilim, doğrusu, sizin de buyurduğunuz gibi; emin…
Ah, bütün kalbimle öyle hissediyorum, Öyle ümit ediyorum ki, Ölümün kendisi geldiğinde, Ölümün bu her günkü ağırlığı, Her günkü hükümranlığı…
oturup her gün sana yeniden başlamalı çünkü sen akıyorsun akşamları küçülerek açtığımız boşluğa sabahları bölünüp yüzlerce çehre çehre çünkü sen…
iyi kötü herkesi, her şeyi bulanık sularıyla Tanrıya götüren ırmak önce cehennemden geçecek; cehennemin bazen caz, bazen şiir ırmağı kılığına…
akşamüstü oturmuşum bahçede, ceviz ağacının altında. şakirtleri göndermişim; testiyi bir dikişte yarılamışım; sonra almışım udumu kucağıma… parmaklarım gezinirken tellerinde, çalgının,…
‘Hepimiz Hrant’ız’ Sevgili eşine yazdığı o, yürekleri dağlayan mektubuyla bu şiire esin veren Rakel Dink Hanımefendi’ye…seni tanımıyordum, Hrant, yeterince tanımıyordum,…
Gazze trajedisi karşısında İnsanlığın vicdan yükünü neredeyse tek başına omuzlama cesaretini ve ferasetini gösteren Türkiye’nin yeni ‘Yeryüzü’ politikasının büyük mimarı…
Gülün, gülün, gülün ne olur! Yüksek sesle, kahkahalarla gülün! Gülün, çünkü gülmeyi kimse yasaklayamaz. Balkonlara, pencerelere çıkın ve gülün! Sokaklara,…
Itam bir balerin gibi değil, değil de hani, kum tepesinin çevresinde parmak uçlarına basarak dönen bir hortum gibi giriyor erken…
bir körün çağlayana kulak vermesi gibi hissetmeye çalışıyorum bütün ihsaslarımla Tanrının yaratma sanatını; görmeden yaratan ellerini, O’nun, rüzgârların yönünden, havadaki,…
bülbülleri, sakaları bombalarla susturduktan sonra hasbahçede hayallerin erişemeyeceği sessizlik başlar: büyük hayaletin, ‘insanlığın’ sessizliği… buzulların sessizliği, buzdan ve külden meleklerin…
Kırk yıl Ve yedi yıl Seni kuğular çağırdı yolu bitirdin Sen güvey müthiş kanatlı Çocuklara âhenk Ve sancı dağıtan Ormanı…
Tam kırk kiloluk bir yılan Taşıyor her gece Uzandığı yatağa Ve yılan her gece Tam kırk kilo arsenik Kusuyor Kızın…
Odalar dolusu kitap, bunca basılı kâğıt… Akıl ve selüloz karışımı Hamurdan yoğrulmuş kafalarınız; Mezarlarınıza kapanmış vıdı vıdı konuşuyorsunuz, Vıdı vıdı…
insan ne taştan, ne tahtadan, ne ottan, ne buluttan yaratılmıştır; insan kelimelerden yaratılmıştır; seslerden, susmalardan, imalardan: konuşmaktan, konuşmaktan, konuşmaktan…insan gülmekten,…
Doymadım size, doymadım, Bahçemin ağaçları, bahçemin çimeni, çiçeği, Bahçemin dikenleri, doymadım size, Duvarlar, çitler, kayrak taşları, Kayrak taşlarıyla konuşan çeşme…Bazen…
1. Ayinbir daha ne zaman böyle bir yolculuk olacak, bir daha ne zaman ve hangi yolculukta böyle bir yol, böyle…