Bunları da Okuyun
Browsing: Ali Cengizkan
Karın bildiği var beyaza bulamakta her yeri, serin günler, peçeli ve çarşaflı insanlar, uçuşan yapraklardan sonra tepeyi tırmanırken bulutlar telaşla,…
dağlar kadar serin denizler kadar serin
-C.A. Kansu’nun anısına- Küçük şeyleri sevmeliyim, Dedem Ceyhun öğütledi. Çolak amcamın demlediği Bergamut tütsülü çayları, Zından demirlerinde akşam Karanlığı gözaltında…
Aşk da gelir peşimize, biz yürüyüp gideriz Kumsalın en ince yerlerine basarakÇünkü hep eklemlerdedir işimiz: sevgi ve nefret, dostluk ve…
Düşük yoğunluğa dayanamayan sıvı Gibi,bulaşıyordu güvertedeki herkese: İsrailli karı-koca bedava iş tatilinde, İranlı ana-kız, esmer güzeli, tesettürsüz Mutluydular, bebekli Fransız…
İçten içe nasıl ses verir insan kutusu Patlar sızan bir gaz ya da tortu Nedir bu, içimizdeki müziği arıtan Taşıran…
Kaç kere yanaştın bu minyatür iskeleye Kaç kere bağlandın ve çözüldün, saçlarınla Kaç kere lastiklerin ezildi, palamarın koptu Kaç kere…
I Bütün gün kırlarında dolaştım yurdumun Oynak tepelerinde, ayartıcı ovalarında.Bütün gün kırlarında dolaştım senin Bir avuç toprak arayarak, boş, serin…
Dökmekle kendini yükümlü sanıyor, zafer! Çünkü her kapının ardında bir küçük kuş öter, Her paspasın altında bir anahtar, büyüklüğünü Onu…
sunuAnkara bir düşler kentidir. Kentin kendisi insanları düşler dünyasına taşıdığından değil: İnsan Ankara’da düş kurmadan yaşayamaz da ondan. Ya yönetimle…
Gel de yürürken hiç konuşmayalım Bir yanımız güvercinler, parke taş altımızda Bırak Çıkrıkçılar Yokuşu orda dursun Nasılsa vur emri çıkartıldı…
Yitik adalardan uçurdum son uçurtmamı. Güllerin kırmızısı, tek olsun, bir de beyaz, Niye papatya getirmezler anlamam. Son bir kokladım memleketin…
Bir resmin düşündürdükleri çoğunlukla daha büyüktür re- simden çünkü pembe yanaklı oğlan var mıdır yok mudur, güçlü ve pazulu tanrının…
Acıyı kim neyler Neyler kasabayı şehirli düşünceler, Acı, yığından bir tel çeker gibi Kayıp gider götürerek kendi nedenlerini.Aşktır, acıyı kim…
Herşey yerli yerindeydi, masalar, sandalyeler tabldot tepsileri, tabaklarda yemekler Tütüyordu hâlâ. Kabukları soyulmuş bir portakal Duruyordu orda, üstünde bir kızın…
Bakanlıklardayım. Elimde bir kırmızı karanfil. Hiç aklımda yoktu, hatta romantik bulurdum ama önünden geçerken çiçekçinin, beni al dedi aldım ve…
Bir aşkı şiddetlendirmek olabilir mi Bir sesi, bir bakışı, bir sarılışı Ayaklarımız yerdeyken ama, suda Ya da salda gidiyoruz ırmak…
Taş düştüğü yerde kaya Taş düştüğü yerde gömülür bir boşluğa Hey nöbetçi, bu kör karanlığa Dokun, yansın ellerin, yansın ellerin.Ellerinden…
Seni severim dediğinde duydum İplerde parça parça sevgimi. Ne zaman mektup alsam.., Sonuçsuz ve saçma kederimi………………..
Böyle dedi kaya mezarını temizleyen Rüstem Usta. Taş da çürür İncir kokuşlu dar sokakları aştınsa, görmüşündür Kıyıda, küçük bir çoc………………..