Bunları da Okuyun
Cumhuriyet Dönemi
Öfkeli bir deniz gibi Üstünden atma beni Yazdığın gibi silmeYumlama parçalama Ne yapsam kırılmaz diye İtme koca dağlardan Gidip gelip…
Yaşam güçtür Hele benim gibi biri için yusufcuk Acılarda bir ölüp bir dirilen Sevinçlerde hep yalnız Biri için yaşam güçtür…
Yağmurlar yağdı ve hiç dinmedi Her biri saydam çiçeklenen saçında Yağmurlar daha çok pencereler içindi Öksüzdüm, gözyaşıydım dudağında Bir sancıydım…
Çiz beyez haritalara mor kalemle Hiç görülmedik yepyeni kentleri Hep oralara götür beni Seninle olunca sıkılmam giderim Çocuk yüreğinle sen…
Çocuk ders çalışıyor görünüşte Sayfaları yavaş yavaş çeviriyor Çocuk deniz çalışıyor gerçekte Gözlerini ufuklara dikiyor Durup durup adını anıyor Aşkın…
Müzelerden çıkarıp Denizlere sürelim kalyonları Öleceklerse denizlerde ölsünler…Kafeslerden ormanlara Salalım aslanları Göğü silkeleyelim yağdıralım Altın yıldızları, gümüş ayları Öleceksek insan…
Sevinç bizim güneşte üzümlerden Sabah işe giderken Düş diye süzdüğümüz güzelliktir Başını döndürür bekletirsen Ortanca çiçeğinin gölgesine Bize görünmeden sığınıveren…
Dulcinea seni en çok andığım Bu garip bu bilinmez akşamlardır Büyülü kırık dökük hanları Kral saraylarına dönüştüren Anlaşılmaz gizidir akşamlarınZor…
Bir sigara yaktım durup düşündüm Neyim var neyim yok döküverdim önüme Yeniden gözden geçirdim kendimi Kendime yabancı düştüm gene Nasıl…
Şimdi öksürtür beni Yıllar önce içtiğim O paslı cıgara İçsem de almam tadınıKokusunu duysam yadırgarım Anlamam artık bakışından Dünkü kadar…
Akşamın binbir rengi Deli bir tekne olur yüreğimde Nerede gül beyazı balıklarımDeli bir tekne olur yüreğimde Bütün yaşadıklarım Ve bütün…
Bir mavide birden değişmek olur Bakışın bakışıma vuruncaÖlüp denizlere karışmak olur Bakışın bakışımdan yoruluncaDaha beyaz sabahlar var Alıp gitme bütün…
Ben kimim yaramaz bir çocuk Sessizliğiyle kendine gizlenen Bugün bile simyacılar iyi kötü Bir şeyler bulup çıkarmak isterken Ben kimim…
Sana duyduğum sevgi bir akşam İhtiyar ölümleri gibi geçti kapımdan Saksıda bir sardunya dalı gibi yalnız kaldımNe ağlamayı becerebilmişimdir doğrudan…
Açıklara çıkalım boğulmamak için Günün kuytu yerleri şimdi harap İçimizde bir ezgi inceden inceye Bizi kendimize bağlarken akşam olur Karanlığı…
Şimdi belki benim gibi ölesiye yalnızsındır Uçan kuşları gözlemektesinidir tek başına Çamların yeşiline dalmış gitmiştir gözlerin Radyo dinliyorsundur ya da…
Papatyadır elinde Yazla yeşeren sıra dağlar. Bir şarkıdır dilinde Günden güne seni saran sonbahar…. Bir umuttur güldüğün, Bir tutkudur sokaklar…
Aşkı kimi açık açık yaşadı Kimi de düşündü sessiz sessiz Birileri de kitaplar yazdı Yazmasa daha iyiydi çünkü bir yüzü…
Çocuklar gibi koşmak boydan boya Ufukları görünmeyen düzlüğü Soluk soluğa şimdi Üstümüze söken şafakBiz böyle ayakta öleceğiz besbelli Deniz gibi…
Hiç bir zaman yenilmedi geceye Sevincim de, inancım da doğru diye bildiğim güzellikler Hiç bir gün kendinden uzak bir şeye…