Bunları da Okuyun
Halk Edebiyatı
Yamacımdan gelen dilber Eğri bağlar başlarını Küstünse gel barışalım Sil gözünün yaşlarınıEvlerinin önü kuyu Kuyudan çekerler suyu Küçücüksün biraz büyü…
Evlerinin önü bakla Çift güvercin atar takla Al koynunda beni sakla Sabahınan tana karşıEvlerinin önü hurma Dallarını sakın kırma Ala…
Esti seher yeli söküldü seller Gidiyorum kömür gözlüm ağlama Ağlamanın vaktı geçti ne çare Kemend atıp yollarımı bağlamaYolunu yolumdan ayırdı…
Evlerinin önü bakla Çift güvercin atar takla Al koynunda beni sakla Sabahınan tan’a karşıEvleri de çaya kondu Güzelleri suya indi…
Eş kır atım meydan bizim Yardan haber geldi bu gün Yüklenmişken gam yükünü Saza ceylan geldi bu günBen yarinen çok…
Bir çift güzel gördüm yolda yolakta Altın küpe şan veriyor kulakta Yer yüzünde insan gökte melekte Acap sevdiğimin eşi var…
1 Vara vara vardım ol kara taşa Hasret ettin beni kavim kardaşa Sebep ne gözden akan kanlı yaşa Bir ayrılık…
Yükseğinde namlı namlı karın görünür Engininde güzellerin salınır Kimya dedikleri sende bulunur Kokar burcu burcu gülün ErciyesEksilmez başında dumanın kışın…
Erciyas Erciyas da ne gelir elden Aklını başına topla divane Bir yiğit sevdiğinden kemlik m’umar El yüzüne küskün gezme divaneBiricik…
Evveli yalan dünyaya Kur’an m’indi hece m’indi Haydin danışak alime Gündüz m’indi gece m’indiMelekler safa düzüldü İblis’in bağrı ezildi Dört…
Evvel ben de yücelerde gezerdim Şimdi enginlerde akan ben oldum Süren sürdü o yavrunun sefasın Kahrını cefasın çeken ben oldumYüce…
Evvel baştan medh edelim Sevdiğim firenk güzeli Zahmanımız terk edelim Sevdiğim firenk güzeliAçup gönlümün kaygusun Mushafı ver de okusun Bülbül…
Evvel bahar yaz ayları gelende Lale sünbül dallanacak zamandır Koç yiğitler sılasını arzular Yare name gönderecek zamandırAlim olan kulak verir…
Evvel bahar yaz ayları gelende Bahçede açılan güller öğünsün Boyu uzun kaşı kara Suna’mın Çırpınıp çıktığı göller öğünsünBitişin çiğdemler gelişin…
Arzum vardır karlı dağlar aşmağa Bülbül gibi derdim vardır deşmeğe Komazlar yarile bir söyleşmeğe Hiç bir yiğit sevdiğinden geçer miBulanık…
Geçen gün karşında durdum el gibi Bahçelerde açılmış gonca gül gibi Bencileyin sen de dertli il gibi Nazlı Sunam Han…
Gayetle bir yavru güzel olmasa Ak gerdanda benler sırlanır mı Var aklın yoksa bir kamile danış Hiç güzel göğsünden yaralanır…
Garipçe garipçe öter Kızıl Öz’ün turnaları Yiğide eğlence yeter Ala gözün sürmeleriÖte döner hayallanır Beri döner çığalanır Yel esdikçe tel…
Garbi yeli garbi yeli Ne esersin deli deli Bahçemde açılan gülü Sen soldurdun garbi yeliGarbi yeli yeğin eser Deli poyraz…
Gamsız serbest yüzmeye Çayır çimen gül gerek Yaylalarda şen gezmeye Ilık güneş açık yol gerekKış ayların sevmem gamlıdır Bağrım yanık…