Bunları da Okuyun
Güven Turan
Bir kum midyesinin İki kavkısı var elinde Birbirini tutmayan Birbirine oturmayan Kahverengi beyaz sarmallı Bir çakıl Kırığında Yeşil bir iz…
ilk değil bu yağmur birden kışa döndürüveren haziranı hazırlık yapmakta işte seni coşkulara b………………..
Burada bu yabancı ülkede İş günü iş saati Başıboşluğun tadını çıkartıyorsun Yavaş yavaş güze geçen Bol ağaçlı bir parktaSenin yaşında…
Keskimin işi değil Kayalardaki bu izler Yel ve yağmur Birleşip kuzeyle kazıdı İmzasını ve deniz Ekledi e………………..
Bir gün binip içine uzak denizlere açılacaktı şu tavandan sarkan gizli bir rüzgarla, denizsiz, sa………………..
Dağdan indi bu sis bembeyaz kapattı ağır ağır yukarı mahallenin da………………..
Öyle sıkıdüzen Döşemişler ki mermeri Kuşkusuz Yer kalmamış ağaca K………………..
Ekim yarıladı; Güneş bir gövde sıcaklığıyla Sarılıyor. Çamur içinde akıyor ırmak; Belli belirsiz aktığı. ‘Sabah kuzeyden güneye Akşam ………………..
Kış konuşmaya başlayınca Susuyor su bile Boşalıyor dalların arasıYüzlerimizden mi yansıyo………………..
Denize bakarken bile Deniz düşlemek İşte bu yaptığı çoktandır Ve kendini bir ………………..
Bir gelmiş bir geçmiş Uykumun arasında Fırtına Pencerenin önünde ………………..
Üç duvar arasında Avluda Asmanın altında Oturmuş denize bakıyor………………..
Balık denizden Denizden ocağı canlı tutan Tahta Dağılan bir kayığı………………..
Nereye kadar giderim Durduğum yerde Hep o soru var Sevişmemde Yediğim yemekte………………..
Ocağı yakıp küle Bir patates gömüyorum; Çocukluğumu diriltmeye…
Çam kokusu vardı Saçlarında, göğüslerinin arasında En benimle yaşadığın yerinde Gövdenin Güneşle d………………..
Bu çılgın geometrisi Bir çocuğun rastgele dizip Dağıttığı
Eski mezarlıklar Üç dinin tapınaklarıyla Yaşıyor şehir Kendini aldatıyor takvimlerle Oyalanıyor yenilediğini sanarak Yüreğini Bir d………………..
Neler devşirmedim O hercai gözden Bol şimşekli gök gürültülü Sağanakların ardından Gökkuşağı ayçalı s………………..
Yel savuruyor birikintilerdeki yusufcukları öd yeşili bir yaz damlatıyor karadutların suyunu malta taşlarınaAğaçları genleştiren bir gülüş