Bunları da Okuyun
Browsing: Sadettin Kaplan
Yine hangi geminin ardından mendil salladın Ellerinde unutulmuş sevdanın sıcaklığı Hülyalı gözlerinde eksilmeyen buğusu Gemiler uğramayan o sefil sahillerinO ıslak…
Bir hara ki, orada katırla at eşlenir; Orda yıldırımların fitili ateşlenir… * Aykırı eserse yel karışır sapla saman Karınca yollarında…
Bakma öyle uzaklara kahırla Mektubumun cevabını tez gönder Son cümleyi dudağınla mühürle Selamını kirpiğinle yaz gönderTer kokundan iki demet oluştur…
Güneş bir mızrağın ucundaydı batı ufkunda Ufuksuz dağların eteğindeydi geceler Çok uzak bir çölde kum içiyordu bir yılan Çok uzak…
Süt mavisi bir rüzgârdır akşam Benzi soluk sahillerin susuzluğundan esen Sen yoksun sesim yok ne dünde ne yarında Kar ayazında…
Sus! .. Dizilsin can ipine dertlerin düğüm düğüm, Bakışım anan gibi kucaklasa da seni, Sen değilsin gördüğüm. Sende gördükçe beni;…
Sen gönül göklerimin Süreyya yıldızıydın, Ben bende kaybolurken bulmuştum bende seni… Her akşam yüreğimde dinmeyen bir sızıydın; Her sabah gün…
Susmuştu deniz Susamıştı yorgun sular Gelen bendim fırtınanın sustuğu yerden Ayak basılmamış tozlu yollardan Dünya dönüyorken ben gittim Güneşin altın…
Tutuşur bir damla su gamzesinde gecenin Solar ayaydınlığı gecede gün tükenir Bir gölgenin rahminde uyanır gölge cenin Bir günün eteğinde…
Sahipsiz bahçelerde ısırganlar gülüşür Deli poyrazlar eser sağnak vurur gül üşürŞerbetle kan tadını seçmiyorsa bu damak Beyhudedir kurumuş gül dalını…
Kimlere yarandın, kime yar oldun? Nice niyaz geçti, senden haber yok… Dağların burcunda donan kar oldun; Kış geçti, yaz geçti,…
Sevda bahçesinde güller açarken, Sen de açıl, sen de mor bir sümbül ol. Gönül göklerinde kuşlar uçarken, Sen de şakı,…
Önce bir yılan gözü girer görüntüye Sonra bir geyik boynuzu yakın plân Taş plâklardan süzülmüş eski bir çiftetelliden Çifte su…
Yağmurları uyutunca gözümde Beynim hedef oldu yıldırımlara Yitirdim kendimi kendi özümde Tükürdüm aklımı kaldırımlaraDipsiz gecelerin böğrüne attım Gönlümdeki altın uçlu…
Göğsünüzün örsünde nal dövüyorken gece, Duyarsanız apansız bir kısrak kişnemesi; Bir yele özlemiyle terli avuçlarınız Karanlığın saçını okşuyorsa gizlice Ve…
Bir zamanlar zemheri bir sokakta üşürmüş Cümle ateş böceği başına üşüşürmüş Ateş böceklerinin çakmayan kibritleri Denizlerden çalınan ıslak yakamozlarmış Titredikçe…
Ödünç özgürlüğümü ürkütüp de geceden Ödlek özlemlerime son darbeyi vurdu gün Kadife umutlardan ibrişim düşünceden Fiyort sevdalarıma dantelalar ördüğün Dolunaylı…
Nedense tek kelime kalmaz aklımda Yıldızlara söylettiğim türkülerden Ezgiler kara bir kan gibi sızar Dudaksız ağzının kenarından gecenin Bir ses…
Yetti gayrı canımıza be derviş Yetti kanadını yolduğun kuşlar Neden bunca hendek bunca yokuşlar Yel eser yol menziline gidermişYetti gayrı…
Cemreler yürekten yüreğe atlar Göğerir bastığın yer öğretmenim Düştükçe binlerce tomurcuk patlar Alnından bir damla ter öğretmenimDağlar koşar gelir eğer…