Bunları da Okuyun
Sadettin Kaplan
Ey sevgili, o doyulmaz aşkın yine naz elinde, Yüzbinlerce “yed-i beyzâ” yeşerdi niyaz elinde.Nice âşık dil açarken söylenmedik söz ufkuna,…
Sn. İsmail Müftüoğlu’na…Konuk olsak kırk cem’e, bir dolu câm gelmiyor, Başımıza baht denen o serencâm gelmiyor…Tasın yarısı dolu, bardağın yarısı…
Kişneyince küheylân ansızın koptu yular Gönlümün heybesinde bir moloz taş gibiyim Bir-bir kuleleştikçe önümdeki kuyular Yetmiyor bu yığını anlamaya duyular…
Kanlı bir dudakta tutuşmuş gibi; Kırlara bin buse saçan gelincik… Bengisu taşıyan bir kuşmuş gibi; O dağdan bu dağa uçan…
Zemheri ziynetinden aldıysa taş ayazı Turna telekleriyle kazılmaz taşa yazıIrmağın çehresinde geldiği yerden izler Dergâhına sığınan dereyi yer denizlerGülün tomurcuğuna…
Bir-bir uzaklaşmakta konaklanacak hanlar Yolcular yoruldukça, yollara kar yağıyor Heybedeki azığı kim düşünür kim anlar Eller nasırlandıkça, kollara kar yağıyorNerde…
Kar yağıyor kırık dala Keremsiz Aslı yitik asmalarda üzüm yok Son asma yaprağı son umuduyla Direniyor kara ve karakışa Kara…
Sevdalarım özge benim Toprak kokar ince-ince Sanmam ki olsun sevenim Karakız’ın sevdiğinceNasırlı ellerimde örselenir bedenin Hoyrat okşamalarım sanma verir sana…
Bu dünyada dertlerimi paylaşan Bir sazım var bir sen varsın Karakız Dar günümde benim ile eğleşen Bir sazım var bir…
Dal ucuna asakoymuş kulağı Sözler teyellenmiş ucuna dilin Acep hangi kuşlar konar şavkına Kuyulardan katran emen kandilin Yazının düzünde türkü…
Huysuz helezonlar çizer Havaya yordamsız yargı Beyinlere boncuk dizer Yüreğe işleyen burguEmeklerden süzülen ter Donup kaldıkça bir hiçte Yaraya sarılan…
Kadın denince aklıma deniz gelir Dalgalı eteklerinde rüzgâr Sesine hep o şarkıyı yükler Dalga dalga vurur sahillerime Burkulurken burgaçlarda umudum…
Nefesin Boğaz yeli, saçların Fenerbahçe, Deli edersin deli, gel Kadıköylü Serçe… Seni anlatır bana kuş dilinden her lehçe; Şarkımızı söylüyor…
Bize haram bu şehrin saçlarını okşamak Cumbalardan çağlayan fesleğen ıtırında Nasırlı elimize namahremdir gül teni İstanbul kim biz kimiz Hangi…
Saçların ilk kuşlukta güneşi emziren kuş Ellerin dua rengi bir kelebek kanadı Sensiz çeşmeler susuz sensiz tüm yollar yokuş Sensizlik…
Sokma el heybesine, elin kalır içinde, El unutmaz; ün ve kin elin kalır içinde…Tarar zülfünü meltem vefasız sevgilinin; Yâr gider,…
Tutuştu bu akşam içimde yine Yıllardır kavuran kordu hasretin Ne zaman erecek elim eline Tükendim beni çok yordu hasretinSermiştim gönlümü…
Söyle bana dargın mısın N’olur öyle mahzun bakma Canevinden vurgun musun N’olur öyle mahzun bakmaBakışında bin bir ışık Kirpik kirpiğe…
Akdeniz’de ıslanan eteğini Toros’un Bir gecelik Harran’ın yanık bağrına serin Sorun fırtınalardan yerini Barbaros’un Yaz günü rengindeki başaklar denizinden Malazgirt…
Alırım tozlarınızı kirpiklerimle ıslak iki sürüm iki gözkapağım iki fırça yol eder yüzünüzü kirpik-kirpik yürürüm sürükler kara cellat leylâ’yı sürüm…