Bunları da Okuyun
Federico Garcia Lorca
Zamanın o gizemli yolları yokoldu. -Geriye bir çöl kaldı- Tutkuların çeşmesi kalbim yokoldu. -Geriye bir çöl kaldı- Şafağın izleri ve…
Deniz nedir bilmiyor bu küçük kaplumbağa; onu çingene doğurmuş, atıvermiş sokağa. Ya! denizi yok, yo! denizi yok; denizi yok, salıvermişler…
Suladı sesin yüreğimin kumulunu şu şirin tahta kulübede. Çiçek açtı bahar güneyinde ayaklarımın kuzeyinde alnımın bir eğrelti çiçeği.Bir ışık çamı…
I Bir balık vardı kalbinde; Çin denizlerinden getirmiş; Ufacık, gelir geçerdi bazen Gözlerinin içinden. Gemici idi ama unutmuştu Meyhaneleri, portakalları;…
Akar Guadalkuivir Portakal ve zeytin bahçelerinin gölgesinde Senin iki nehrin Granada Düşer karlardan, vadilereAh sevda Geri gelmez bir dahaGuadalkuivir kıvrımlarında…
Her akşam üzeri bir çocuk ölür, her akşam üzeri Granada’da. Her akşamüzeri yerleşir de su dostlarıyla konuşur baş başa. Yosundan…
Kızlar karalar giyinmiş, düşünüyor, dünya ne kadar küçük ve yürek ne kadar geniş.Karalar giyinmiş.Düşünüyor iç-çekişler, çığlıklar nasıl da yitiyor rüzgârda.Karalar…
Yirmi dört şamar! Yirmi beş şamar! Anacığım sarar beni gece gümüş kâğıtlara. Ah, yol muhafızı, ah, yol muhafızı, ne olur…
Ölürsem Açık bırakın balkonu.Çocuk portakal yer. (Balkonumdan görürüm onu.) Orakçı ekin biçer. (Balkonumdan duyarım onu.) Ölürsem Açık bırakın balkonu! Çeviri:…
Göğün yeşilinde yeşil bir yıldız ne yapabilir, sevdiğim, yitmekten başka? Soğuk siste gömülen kuleler nasıl seçiyor bizi pencerelerimizden? Göğün yeşilinde…
Kurtuba Uzakta tek başına Ay kocaman at kara Torbamda zeytin kara Bilirim de yolları Varamam Kurtuba’ya Ovadan geçtim yel geçtim…
Ben ölünce; gömün gitarımla beni kumlaraBen ölünce, portakallarla naneler arasınaBen ölünce gömün isterseniiiz rüzgar gülüneÖlünce ben!
(Şiir ‘Cinayet Gırnata’da işlendi’ üçlemesinin 2. şiiridir)Ölümle başbaşa yürürken görüldü o Korkmadan tırpanından -Gene de kuleden kuleye güneş Çekiçler örsde.…
Saat beşte akşamlayın Tam saat beşte akşamlayın Ak çarşaflar getirdi çocuk Saat beşte akşamlayın Hazırdı bir sepet kireç Saat beşte…
Nasıl da yalnızsın evinde Amparo, aklara bürünmüşsün! (Ekvator, yaseminle sümbül arasında.) Avlunun o eşsiz fıskiyelerini dinliyorsun ve kanaryanın sarı inceden…
Ne boğa tanır seni ne incir ağacı, Ne evindeki atlar ne karıncalar Ne çocuk tanır seni ne de ikindi Ölüsün…
Korkuyorum yitirmekten o eşsiz; yontu gözlerini senin ve gece; yüzüme koyan ezgiyi, kimsesiz gülünü ah soluğunun,öylece.Yanarım bu kıyıda dalsız nesiz…
Dinle çocuğum ıssızlığı. Dalgalanan ıssızlığı, vadilerin kaydığı ıssızlığı, yankıların olduğu ıssızlığı, alınları toprağa eğilten ıssızlığı.Lorca
Bir çocuksu tatlılık almış sakin sabahı Ağaçlar da geriyor toprağa kollarını. Bir titrek buğu örtüyor ekinleri, ve örümcekler geriyor ipekten…
Ninni söylüyor akşam, portakallara.Kız kardeşim şarkı söylüyor: Dünya bir portakaldır.Ay ağlıyarak diyor: Bir portakal olmak istiyorum.Olamaz kızım, pembeleşsen de.Olamaz dönsen…