Bunları da Okuyun
Browsing: Ingeborg Bachmann
Kar olarak asılıyorum dallardan Vadinin baharına, Soğuk bir kaynak olarak dolanıyorum rüzgârda, Nemli düşüyorum çiçeklere, Bir damla olarak, Türeyenler gibi…
uzundur gece, uzundur, ölemeyen adam için, uzun süre yalpa vurur çıplak bakışları sokak lambalarının altında, içkili soluğuyla körleşen gözleri ve…
Gecenin büyük kapısı önündeki kara beygirin nal sesleri arasında, hâlâ titriyor yüreğim bir zamanlarki gibi ve uzatıyor eyeri uçarcasına, Diomedes’in…
Elbet anlamı olabilirdi: geçip gitmekteyiz dünyadan, Sormamışlar gelirken, çekilmeliyiz şimdi yavaştan. Ama konuşmamıza karşın, birbirimizi anlamadan ve karşımızdakinin ellerine bir…
Düş yürek zaman ağacından, düşün yapraklar bir vakitler güneşin kucakladığı donmuş dallardan düşün apaçık gözlerden dökülen yaşlar gibi.Gün boyu uçuşsa…
-Hans Werner Henze’ye, Ariosi dönemi için -Hiçbir şey gelmeyecek bundan böyle. bir daha ilkbahar olmayacak. Herkese kehanetidir bin yıllık takvimlerin.…
Yine ikimiz, koyuyoruz ellerimizi ateşe, sen nice zamandır yıllanmış gecenin şarabı aşkına, ben ise sabahın hiç sıkılmamış pınarı uğruna. Körük,…
Sorarım anneme akşamları çan seslerinin ardından gizlice günleri nasıl yorumlamalıyım ve nasıl geceye hazırlanayım diye. Derinlerde yatan tutkum hep anlatmaktır…
İnsan ayrılırken fırlatmalı şapkasını denize, içinde yaz boyu topladığı deniz kabukları ve gitmeli saçları uçuşarak rüzgârda, kurduğu sofrayı sevgilisine, devirmeli…
Şarkı söylüyoruz,göğsümüzdeki ezgiyi Orada,hiçbir zaman çıkmadı. Yalnızca kimileyin bildi biri. Kimse bizi kalmaya zorlamadı.Duruyoruz.Kesiyoruz adımlarımızı Yoksa sonu da bozulur Gözlerimizi…
Haydi bir geziye çıkalım Haydi selviler altında ya da palmiyeler altında ya da narenciye bahçelerinde Ucuzlatılmış fiyatlarta gün batımlarını izleyelim…
Gidiyoruz, tozlanmış, onca yitirişten nicedir katılaşmış yüreklerimizle. Yalnız bizi dinlememeleri değil mesele, sağırlaşmışlar da üstelik, tozlanmış inlemeleri duyup yakınamayacak kadar.…
Rondo- sevgi bazen yok olur sönüşünde gözlerin, ve sönmüş gözlerine bakarız sevginin. Dokunur kirpiklerimize duman, kraterden yükselen soğuk; sadece bir…
Bir ölüyüm ben, dolaşıp duran artık hiçbir yerde kaydım yok bilinmiyorum mülki amirin görev yerinde sayı fazlasıyım altın kentlerde ve…
Kayın ağaçlarıyla uyanıyorum bugünlerde ve buzdan bir aynanın önünde, alnıma dökülmüş buğday saçları tarıyorum. Soluğumla karışarak köpürüyor süt. erken saatte…
Daha katı günler yolda,yakın Dönekliğe ayarlanmış zamanlar Görünür gitgide çevren çizgisinde. Çekip bağlarsın yakında ayakkabılarını, Köpekleri avlularına geri kovarsın Balıkların…
Çok anlamlı olabilirdi: tükenmekteyiz, Gitmek zorundayız, çağrılmadan geliriz. Ama konuşmak ve anlaşamamak, Ve bir an bile kavuşamayan ellerimiz, Yıkmakta bunca…