Bunları da Okuyun

    Deli Gönül İle Düştük Bir Cenge Şiiri – Aşık Sümmani

    29 Aralık 2021

    Çağın Küçük Bulanığı Şiiri – Cahit Zarifoğlu

    29 Aralık 2021

    Zülfü Kimi Ayağın Koymaz Öpem Nigârum Şiiri – Fuzuli

    29 Aralık 2021

    Kuşatmadaki Bir Orduyu Duyuyorum Ve Gökgürültüsünü Şiiri – James Joyce

    29 Aralık 2021

    Verdiğin İkrara Saldım Ben Seni Şiiri – Pir Sultan Abdal

    29 Aralık 2021

    Eski Öykü Şiiri – Özdemir Asaf

    29 Aralık 2021

    Dokun Zülfü Tellerine Şiiri – Aşık İsmail Daimi

    29 Aralık 2021

    Başbaşa Şiiri – Ahmet Kutsi Tecer

    29 Aralık 2021

    Parasız Yatılı Dinbazlık Şiiri – Ahmet Telli

    28 Aralık 2021

    Yağan Yağmur Esen Yeller Şiiri – Karacaoğlan

    29 Aralık 2021
    Facebook Twitter Instagram
    Facebook Twitter Instagram
    Şiirhane
    • Anasayfa
    • Dönemler
      • Cumhuriyet Dönemi
      • Yedi Meşaleciler
      • Fecr-i Ati Topluluğu
      • Garipçiler (1. Yeni)
      • Halk Edebiyatı
      • İkinci Yeniciler
      • Milli Edebiyat
      • Öz (Saf) Şiir Dönemi
      • Tanzimat Edebiyatı (1. Dönem)
      • Tanzimat Edebiyatı (2. Dönem)
      • Tekke ve Tasavvuf Edebiyatı
      • Toplumcu Gerçekçi Şiir Dönemi
      • Servet-i Fünun Edebiyatı
    • Yabancı Şairler
    • Rastgele Şiir
    • İletişim
    Şiirhane
    Anasayfa»Dönemler»Cumhuriyet Dönemi»Neyzen Tevfik»İskelet Şiiri – Neyzen Tevfik

    İskelet Şiiri – Neyzen Tevfik

    Neyzen Tevfik- Neyzen Tevfik
    Telegram VKontakte Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email WhatsApp
    Paylaşın
    Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

    Sen, ey tarih-i millet, ey şehâdetnâme-i ecdâd,
    Haber ver böyle günlerde, ederdin kimden istimdâd?

    Uyan bir kerre bak mülke sen ey pürşân olan mazi,
    Yıkıldı üstüne halin şu kanlı kirli enkazı.

    Şu binlerce zinâ-zâde vatan bâziçe olmuştur.
    Ocak’ lardan esâs-ı devlete kundak konulmuştur.

    Sunuldu millete zehrâb-ı şer câm-ı cehâletle,
    Yed-i İblis’i bûs etti eşekler hüsn-i niyyetle.

    Mületevvestir bugün cümle devair siyn-ü zilletle,
    Yazılmıştır vukûat-ı ahire hun-ı milletle.

    Nezâretler, irâdetler verildi usta Cavid’ e.
    O demde başladı aylıkları ehlince tezyîde.

    Uyup her dâire kanuna çevrildi fırıldıklar,
    Usûl-i darbı tuttu Meclis-i Milli’ de yardaklar.

    Çıkıp kürsi-i istikrâza keşkûl dest-i devlette,
    Beyân-ı nutkeden bir cenfedâdır râh-ı millete.

    Davul boynunda halkın, parsayı bir kaç şakıy toplar,
    Ki onlar da Cemâl, Enver ile Tal’ât gibi hoplar.

    Kaçarlar, dîdeden olmak nihân onlarca bir şey mi?
    Vatan uğrunda tebdil-i mekân onlarca bir şey mi?

    Sadedden çıktım amma hâtıra bir fıkra gelmiştir,
    Eğer tasdi’ edersem de geçilmez, çünkü pek nâdir.

    Var imiş çingenede bir ayı, bir de maymun,
    Oynatır bunları gündüz üçü birden memnun.

    Olarak avdet ederler ahıra her akşam,
    Gel, yoğurtsuz durmazmış, acıkırmış bu ağam.

    Yolda bir kâse yoğurdu alarak saklarmış,
    O çıkınca dışarı maymun onu haklarmış.

    Her ne artarsa dibinde ayının çehresine,
    Sürerek hem çekilirmiş köşede hücresine.

    Kahveden vakti gelince çıkarak çingâne,
    Uzanırmış, ahıra doğru, yoğurtla nâne.

    Bir bakarmış ki içinde çanağın yeller eser,
    Bu işi hangisinin yaptığını aklı keser;

    Öyle yâ işte na maymun, yatıyor başta yular,
    Ağzını burnunu durmaz öteki vîra yalar.

    Yapışırmış sobaya çingene işte o zaman,
    Dayağı yer ayı maymun köşede hande-kûnân.

    Şu bir fıkra, fakat insan için şayân-ı ibrettir,
    Gülüp de geçme, tetkik et, tamamen bir hakiykattir.

    Adem – abâd-ı mâziden gelir bir nevha-i efsüs,
    Sımâh-ı millete çarpar, duyan kim? Mevce-i kâbûs.

    Bu halkın ruhunu, iz’anını boğmuş cehâletle,
    Çakal doğmuştur aslandan beşer şeklinde bir kitle.

    Kanında kalmamış, ecdâdının aşâr-ı vicdânı,
    Takılmış boynuna lavk-ı esâret, işte bürhanı.

    Berât-ı acz-ü zillet cephesinde hilkaten mestûr,
    Necât-û fevz-ü hürriyyet, zafer indinde hep menfûr.

    Tereddüd gözlerinde bi kararîye işârettir,
    Sözünden tab’-bî rengi nükûle bir alâmettir.

    Koşar ser-der hevâ her bir leîmin mâverâsından,
    Nedir maksad sorulsa bî haberdir mâcerâsından.

    Edâninin elinde şerre âlet, hakk-ı mazlûma,
    Ocak’larda tüner her dem müşâbih bûm-ı meş’ûma.

    Dilinde metu-i fetvâ-yı cinâyet vird-i dâimdir,
    Zulümle kan akıtmak sanki dinî bir merâsimdir.

    Belâ-yı kahr-u istibdada teşne şu’lesiz gözler,
    O kâbûs-ı girânı vuslat-ı canân gibi özler.

    Ocak’da and içirmişler bu hun- lisan-ı ma’lüme,
    Hep onlar âşinâ Merkez’ deki esrâr-ı mektûme.

    Biçer elbette kendi ektiğin herkes bu âlemde,
    Bekaa yok sûr-ı şâdîde ve nâşâdî-i mâtemde.

    Fakat kaanun-ı hikmette budur şer nâme-i defter;
    Fazîlet muhyi-i şâdî, cehâlet mâteme müncer.

    Esâs-ı pâydâri-i vatan, devlet adâlettir,
    Maarif- ilm-ü fen, san’at, birer bâb-ı sa’adettir.

    Belâ-yı cû’ ile endîşe-i ferdâ sokaklardan,
    Temessül eylemiş, şekl-i ahâlide geçer her an.

    Bütün gün milleti ta’kib eder bir div-i nevmîdî,
    Girer sakf-u cidârından büyûtun tayf-ı tehdidi.

    Emeller tîşe-i gamla kazılmış hufrede medfün,
    Gönül küskün, kararmış dîdeler, erbâb-ı hak mescûn.

    Açılmış dest-i eytâm-u erâmil arş-ı Rahman’a,
    Kapanmış perde-i bu zulmistan-ı hüsrâna.

    Şikâyet var, mehâkim yok; maraz çoktur, devâ mefkûd,
    Belâ çok, def’ eden yoktur, yanar belde, sular mesdûd.

    Giden gelmezse serhadde gelen de dönmez elbette,
    Firâr etmişse askerden karar eyler şakavette,

    Sadakat, hüsn-i hizmet hep mükâfata mukabildir.
    Güler yüz, iltifât, ihsan-u eltâfa muadildir.

    “Görüp ahk3am-ı asrı münhârif sıdk-u selâmetten
    Çekildim izzet-ü ikbâl ile bâb-ı hükûmetten.”

    Deyen şu Dâhî-i â’zam, rehâ peymâ-yı millettir.
    Açıp tarihi kabristanda say emsâlini bir bir:

    Dayak, zindan, nefiy, gurbet, mezâlim, katl-u istibdâd.
    Hakiykat ehline tatbiyk olunmak bizdedir mu’tad

    Evet üç beş deni meydân-ı idlâle atılmıştır.
    Hemen beş on beyinsiz bu eracîfe takılmıştır.

    Cehâlet perde-pûş-i nazra-i idrâk-ü isti’dad.
    Rezilet, sâlib-i şerm-ü hacâlet herçibâdabâd.

    Âtaletten uyuşmuş mâr-i sermâ-dideye benzer,
    Hazîz-i meskenetten sem saçar bu mel’anet göster.

    İnanmaz ilme, takdire, kulak asmaz tedâbire,
    Pes-ü belâsını görmek gelir güç çünkü hınzîre.

    Şu on yıllık idâre sarstı mülkü taâ esâsından.
    Anasır da vilâyetler gibi ayrılmada her an.

    Açıldı saf-be saf harb-ü sefer hâriçte, dâhilde,
    Kuruldu heymeler merkezde, serhadde, menâzilde

    Vatan evlâdı önce başlandı mahv-u i’dâma,
    Büründü serteser her yer sehâb-ı zulm-ü âlâma.

    Zuhûra yüz tutunca bizdeki asâr-ı izmihlâl,
    Görüldü başlarında hepsinin sevdâ-yı istiklâl

    Cehâletten serîr-i hâkimiyyet çöktü alçaldı
    Hulâsa mülk-ü milletten kuru bir iskelet kaldı.

    Eskişehir, 5/2/1335

    ŞÜPHE

    Şüphemin dalgaları her dini boğdu, aştı,
    Gönlümün yolları gittikçe karanlıklaştı.

    Bir teselli veremez bilgi denen şu kötürüm,
    Hele imân ise, o köhne yular, mahz-ı cürüm.

    Sû-i kasd eylemiyen aklına iyman edemez,
    Takılıp bir masalın ardına mantık gidemez.

    İşte su nâmütenahi denilen varlıklar,
    Sevdiğim fâhişenin bir piçi dersem ne çıkar?

    Kâinatı doğuran kahbe bilir iç yüzünü,
    Önü zulmet, sonu zulmet, nideyim gündüzünü?

    Sen takıl da peşine bir sürü ehl-i tarabın,
    Korkmadan gir kanına hikmetin, aşkın şarabın!

    Beyoğlu, 1938

    İskelet Şiiri - Neyzen Tevfik İskelet Şiiri - Neyzen Tevfik şiiri Neyzen Tevfik şiirleri
    Paylaşın Telegram VKontakte Facebook Twitter Tumblr WhatsApp

    Yazarın Diğer Şiirleri

    Olur Ya! Şiiri – Neyzen Tevfik

    Vaiz Şiiri – Neyzen Tevfik

    Mevlânâ Şiiri – Neyzen Tevfik

    Hoca Şiiri – Neyzen Tevfik

    Şahane Cehalet Şiiri – Neyzen Tevfik

    Hak Olur Pir-i Mungan, Sohbet-i Hemdem De Geçer Şiiri – Neyzen Tevfik

    Bunları da Okuyun

    Giz Şiiri – Ahmet Necdet Sözer

    29 Aralık 2021

    Alparslan II Şiiri – Arif Nihat Asya

    29 Aralık 2021

    Pişmanlık Şiiri – Ümit Yaşar Oğuzcan

    28 Aralık 2021

    Ulukışla’da Saat Beş Şiiri – Ahmet Oktay

    29 Aralık 2021
    Bizi Takip Edin
    • Facebook
    • Twitter
    • Instagram
    Çok Okunanlar
    Ahmet Selçuk İlkan

    Bir Akşamüstü Şiiri – Ahmet Selçuk İlkan

    Ahmet Selçuk İlkan

    Böyle bir geceydi Bir akşam üstüydü hatırlar mısın? Bu aşkın sonu yok, bitsin demiştin Elini…

    Hasretinle Beni Hasta Eyledi Şiiri – Pir Sultan Abdal

    29 Aralık 2021

    Söyle Gökyüzü Şiiri – Ali Cengizkan

    29 Aralık 2021

    Süleymanname Şiiri – Necip Fazıl Kısakürek

    28 Aralık 2021
    Hakkımızda
    Hakkımızda

    Şiirsiz kalmayın!

    İletişim: [email protected]

    Şiirler

    İşittiniz Mi? Şiiri – Abdurrahim Karakoç

    28 Aralık 2021

    Yenik Değiliz Şiiri – Kemal Burkay

    29 Aralık 2021

    Bayrak Şiiri – Caner Kara

    20 Mart 2022
    Etiketler
    Ruhsati şiirleri Ahmet Selçuk İlkan şiirleri Agah şiirleri Pir Sultan Abdal şiirleri Karacaoğlan şiirleri Abdurrahim Karakoç şiirleri Aziz Mahmud Hüdayi şiirleri Necip Fazıl Kısakürek şiirleri
    Facebook Twitter Instagram
    • Anasayfa
    • İletişim
    © 2025 Şiirhane.
    Tüm hakları edebiyatın birbirinden kıymetli şairlerine aittir.

    Aradığınız şair veya şiirden birkaç kelime yazın.